Miras Hukuku

Pendik Miras Avukatı

Pendik miras avukatı özel olarak miras hukuku ile ilgilenen ve size bu konuda hizmet verebilecek olan avukattır. Miras ve mirasın paylaştırılması hukuk sistemimizde düzenlenmiş ve en temel kavramlar arasında yer alan konulardan tanesidir. Aile yapısı içinde elde edilmiş malların üstsoyun vefat etmesi sonrasında altsoy ve yansoylara kalması olarak tanımlanabilecek miras; bazen çekişmeli davaların mevzusu olabilmektedir. Bu nedenle miras paylaşımı fazlaca tartışılan ve araştırılan hukuki konulardan bir tanesidir.

Miras paylaşımı hakkındaki bilinmesi gerekenler diğer makalelerimizde ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Pendik miras avukatı makalemizde de bunlara kısaca değinirken bununla birlikte miras davaları ile alakalı da bilgi sunacağız. Açıklamalarımız tümüyle bilgilendirme amaçlı olup iyi bir avukatla hukuki işlerinizi yapmanızı öneririz.

Miras paylaşımı sırasında tereke üzerinde miras hakkı olan yasal ve atanmış mirasçılar içinde paylaşım yapılır. Medeni Kanun’da açıkça belirlenmiş olan bu 2 tür mirasçıları şu halde açıklamak mümkündür;

Yasal Mirasçı: Miras bırakan bireyin iradesi haricinde miras hakkı dünyaya gelen kimselerdir. Medeni Kanun’un alakalı maddelerinde sayılan yasal mirasçılar; kan hısımları, evlatlık, altsoy ve eş olarak kabul edilir.

Atanmış Mirasçı: Miras bırakan bireyin iradesi ile belirlenmiş mirasçılardır.

Türk Hukuk Sistemi’ne bakılırsa miras paylaşımı yapılırken kişinin altsoyları zümrelere ayrılmış olup zümrenin anlamı mirasın paylaşımında esas alınan sınıflardır ve bu sınıflar bazı kurallara tabidir. Bu uygulamada mirasçıların mirastan faydalanabilmeleri için birtakım koşullar vardır.

Zümre başları ya da kök başlarının hayatta olması bu kişilerin altsoylarının mirasçı olmasına engeldir. Miras paylaşımı yapılırken derecelere bakılırsa ilerlenir. Önce birinci aşama mirasçılar bunlar yoksa ikinci aşama ve ondan sonra üçüncü aşama mirasçılar içinde paylaşım yapılır. Miras bırakanın eşi hayatta ise her derecede belli oranlarda miras hakkına haiz olur. Mal paylaşımı için bir Pendik miras avukatı ile anlaşmanızı öneririz

Miras Paylarının Devri

Mirasçılar kendilerine miras olarak kalan tereke üstündeki paylarını öteki mirasçılara veya üçüncü kişilere karşılıklı ya da bedelsiz olarak devredebilir Miras paylarının dönemi yapılırken birtakım şartların sağlanması gerekir

  • Miras payının devredilmesi için miras bırakanın ölmesi ve payların tamamıyla dağıtılmamış olması gerekir. Bu nedenle payların dağıtılmasından sonrasında miras payının devredilmesi gibi bir durum meydana gelemeyecektir.
  • Mirasçı sayısı birse bu durumda miras payının devri durumu olmayacaktır. Çünkü mirasçının mirası devredebileceği başka hiçbir mirasçı yoktur.
  • Miras oranı devrinde mirasçı payını başka bir mirasçıya bırakıyorsa bu durumda adi yazılı sözleşme yeterli ve geçerli olurken oranı devralacak şahıs mirasçı dışında 3.bir şahıs ise noter yöntemiyle resmi bir sözleşme yapılması gereklidir.

Miras payının devrinde herhangi bir haksızlıkla karşılaşmamanız için Pendik miras avukatı yararlı olacaktır.

Miras Payı Hesaplama

Miras oranı hesaplaması yapılırken daha öncesinden aksi kararlaştırılmamışsa mirasçılar yasal miras oranı üstünden miraslarının sahibi olacaklardır. Eşin miras durumu mirastan faydalanmış olduğu zümreye bakılırsa farklılık gösterebilmektedir. Bazı durumlarda miras bırakanın evlatları da vefat etmiş olabilir. Bu durumda miras bırakanın torunları mirasçı olacaktır. Bunun mevzu olduğu durumlarda ilk önce miras bırakanın evlatları içinde bir dağıtım yapılır. Miras oranı hesaplama işi için Pendik miras avukatı ile görüşmenizi tavsiye ederiz.

Miras Pay Oranları

Miras hisse oranları; miras hesaplamasında açıklanmış olduğu suretiyle hayatta olan mirasçılar ve onların zümrelerine bakılırsa yukarıdan aşağıya doğru gider. 1. zümredeki tüm mirasçıların hayatta olması 2. zümrenin devreye girmemesine yol açar. Ancak 1. zümredeki bir ya da birden fazla mirasçının vefat etmiş olması 2. zümredeki altsoyun mirasçı vasfı kazanmasına sebebiyet verir. Bu da kardeş sayısı ile direkt bağlantılıdır.

Kartal Miras Avukatı

Kartal Miras Avukatı miras hukuku ile ilgili sorunlarınızı ve uyuşmazlıklarınızı çözmekle görevlendirdiğiniz kişidir. Miras hukuku tüzel kişiler dışındaki kişilerin ölümü sonrasında bu kişilerin mal varlığının ve hususi hukuk ilişkilerinin geleceğini tayin eden hukuk dalıdır. Kartal miras avukatı size bu hukuk dalı ile ilgili olarak yaşadığınız tüm uyuşmazlıklarda hizmet verebilecek kapasitede ve yetkinliktedir. Bu bakımdan miras hukuku ve bununla ilgili iş ve işlemlerinizde bizimle iletişime geçmeniz hak kaybını en aza indirgemeniz için yeterli olacaktır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu üçüncü kitabında miras hukuku 495 ile 683.maddeler içinde düzenlenmiştir. Kişinin ölümü ile geride bıraktığı malvarlığının mirasçılara intikali ve paylaşımı benzer biçimde uyuşmazlıkların muhtelif davalara mevzu olduğu tartışmasızdır.  Uygulamada mirasa ilişkin çekişmelerin çözümü için hangi davanın açılması mevzusunda şüphe duyulduğu görülmektedir. Örneğin mirasçılardan biri miras bırakan adına kayıtlı taşınmazı kullanmakta ve diğeri mirasçıların haklarını inkar etmesi benzer biçimde bir olguda miras nedeniyle istihkak davası açılması gerektiğinde kuşkuya düşülmektedir. Miras hukuku uyarınca mirasçılık belgesi verilmesi istemi mirasçılık hak ve sıfatını ispat etmek için sulh hukuk mahkemesine yada notere başvuran mirasçılara mirasçılık belgesi verilir. Bu belgelerin aksi her türlü kanıtla kanıtlama edilebilir. Bu ve buna benzer tüm durumlar için Kartal miras avukatı sizin için bu işlemleri yürütebilmektedir.

Miras hukuku alanında mirasçılık belgesinin iptali ve yenisinin verilmesi istemi davasının kendi mirasçılığına veya payına meydana getirilen sataşmayı gidermek gerçeğe müsait mirasçılık belgesi verilmesini sağlamaktır. Özellikle mirasçının kalıtım belgesinde gösterilmemiş olması miras payının hatalı gösterilmesi, mirasçı olmayacak ferdin belgede mirasçı olarak yer verilmesi benzer biçimde sebeplere dayalı olarak iptal davası açılmaktadır. Kartal miras avukatı sizlere miras hukuku alanındaki tüm konularda hizmet verecektir.

Kartal Miras Avukatı Ne Yapar

Kartal miras avukatı miras hukuku alanındaki önemli davalardan bir ötekisi olan muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davası için de hizmet vermektedir. Bunun haricinde tenkis davası denilen bir dava türü de mevcuttur ve uygulamada çoğunlukla karşımıza çıkmaktadır. Miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı ya da sağlar arası tasarruflarına karşı oluşturulan yenilik doğurucu bir davadır. Miras bırakanın geçerli kontrat ve işlemleriyle saklı oranı zedelenen mirasçı tarafınca saklı payına kavuşmak amacıyla tenkis davası açılmaktadır. Kartal miras avukatı olarak sizin adınıza tenkis davası açabilmemiz için öncelikle gerekli olan belge vekaletnamenizdir. Tenkisteki gaye saklı paylı mirasçının saklı payını almasını temindir. Denkleştirme davasında ise gaye miras bırakanın sağlığında miras payına mahsuben verdiği malın terekeye geri dönmesini sağlamaktır. Yani yasal mirasçının kayıtsız bir halde miras hakkındaki kavuşmasıdır.

Miras hukuku için uygulamada oluşturulan her bir miras davasının yasal süresi içinde açılması gerekmektedir. Hak düşürücü olarak tespit edilen süreler ile zamanaşımı sürelerine dikkat etmek gerekir.

Miras Hukuku, gerçek ferdin ölümü ya da gaipliği üstüne bu ferdin malvarlığının kimlere intikal edeceğini düzenleyen hususi hukuk dalıdır. Kartal miras avukatı olarak murisin yaşarken yaptığı tasarruflar ve müvekkillerimizin yaşadıkları hukuki uyuşmazlıkların çözümünde hizmet vermekteyiz.

Miras Hukuku Alanında Kartal Ceza Avukatı Olarak Avukatlık Hizmetlerimiz

Veraset İlamı Alınması.

Veraset İlamının İptali Davası.

Mirastan Feragat Sözleşmeleri.

Mirasın Reddi Davası.

Mirasın Reddinin İptali Davası.

Vasiyetnamenin Hazırlanması.

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi.

Mirasın Paylaştırılması ve Devri Sözleşmeleri.

Mirasta İade Davası.

Muris Muvazaası.

Tenkis Davaları.

Mirasta Denkleştirme Davaları.

Miras Şirketine Temsilci Atanmasına İlişkin Davalar.

İstanbul Miras Avukatı

İstanbul miras avukatı Türk Medeni Kanunu uyarınca düzenlenen miras hukuku alanında hukuki olarak uyuşmazlık çıkan birtakım konular hakkında size profesyonel anlamda destek verecek ve davalarınızın takipçisi olacak olan avukattır. Miras hukuku, insanların ölümlerinden sonrasında malları üstünde yapmak istedikleri ölüme bağlı tasarrufları ve ölümleri halinde, gaipliğine karar verilmesinden sonrasında ya da ölüm karinesinin varlığı halinde mirasa mevzu mallarının, terekelerinin yasal mirasçılar ve öteki mirasçılar içinde ne biçimde paylaştırılacağını, borçlarının ne şekilde ve hangi sıra ile ödeneceğini inceleyen bir özel hukuk dalıdır.

Miras hukuku devletimizde Türk Medeni Kanununda düzenlenmektedir. Miras bırakandan kalan malların tereke ya da mameleklerin devrine ait kalıtım işlemleri de hukuk mahkemelerinde yapıldığı kadar, noterliklerde açılan nüfus kayıt sistemleri üstünden de belgelendirilmektedir. Kimi vakit miras bırakan vasiyetname hazırlayarak mal varlığı için ölümünden sonrasında tasarrufta bulunmayı amaçlamaktadır. Vasiyet, bir bireyin ölümünden sonrasında geçerli olmak üzere, bir ya da birden fazla kişiye muayyen bir mal bırakması işlemidir. Vasiyet, ölüme bağlı bir tasarruftur. Vasiyet sözlü ya da yazılı olabilmektedir ve yazılı vasiyette bulunma neticesinde ortaya çıkan belgeye de vasiyetname denmektedir. Ancak vasiyetnamede yazılanların aleni ve anlaşılır olmaması halinde muhtelif yorum kurallarına nazaran yorumlanması ve miras bırakanın vasiyetnameyi yazarken amaçladığı iradenin ortaya çıkarılması kararı doğmaktadır. İstanbul miras avukatı ise tam bu noktada devreye giren ve size mirasa bağlı tüm iş ve işlemlerinizde danışmanlık veren kişidir.

Miras bırakanın ölümü üzerine, mirasçıların mirasın paylaşımı için başvurabileceği birden fazla yol mevcuttur. Bunlardan ilki, mirasçıların aralarında yapacakları bir sözleşme yolu ile mirasın paylaşımıdır. Yasal mevzuatta aksine bir tertip yoksa mirasçılar, mirasın paylaşılması usulüne bu yolla serbestçe karar verebilirler. Ancak mirasçıların anlaşamadığı hallerde miras paylaşımının nasıl yapılacağı konusunda bir anlaşmazlık çıkmaktadır. Burada hüküm sürçleri devreye girecektir. Sürecin sıkıntılı ve vatandaşın bürokratik ve adli süreçlerde hata yapma ihtimali bulunması nedeniyle bir avukat ile hareket etmek daha sıhhatli bir yol olacaktır. İstanbul miras avukatı bu bakımdan size yol gösterecektir.

Mirasçıların miras paylaşımı hakkındaki bir anlaşmaya varamaması halinde, mirasçılardan her biri mirasın paylaşımının mahkeme tarafınca yapılmasını “Mirasın Paylaştırılması Davası” açarak taleplerini mahkemeye iletebilmektedir. Mirasın paylaşılması (taksimi) Türk Medeni Kanunu m. 642’de düzenlenmiştir. Kanun metnine nazaran mirasçılardan her biri kontrat yahut kanun gereği miras ortaklığını sürdürme niyeti olmadıkça her vakit mirasın paylaştırılmasını isteyebilecektir. Bu dava ile ilkin miras bırakanın bütün malvarlığı belirlenir ve mirasçılar içinde bu malvarlığı değerleri paylaştırılır. Hangi mirasçının payının/hissesinin ne kadar olduğu da bu dava yöntemiyle tespit edilecektir. Ortaklığı sürdürmek istemeyen dilerse belli bir malda (mesela bir arsa ya da daire), dilerse bütün malvarlığında ortaklığın sonlandırılarak miras hakkının kendisine verilmesini isteyebilecektir.

TMK Madde 640/1’de belirtildiği üzere, mirasçıların birden fazla olması durumunda, mirasın geçirilmesiyle beraber bütün mirasçılar içinde miras bırakanın tüm hak ve borçları kapsayan bir konsorsiyum meydana gelir. Bu konsorsiyum, miras bırakanın ölümüyle, kanun uyarınca kendiliğinden meydana gelir ve mirasın paylaşımına kadar devam eder. Miras hukuku alanında sunduğumuz birtakım hizmetler ise şunlardır:

  • Tenkis Davaları
  • Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Davaları
  • Veraset İlamının katılımı işlemleri
  • Tereke Tespiti, terekenin yönetilmesi davalarının miras avukatı olarak takibi
  • Mirasın reddi davaları
  • Miras Ortaklığının giderilmesi davası (İzale-i Şuyu)
  • Mirastan feragat sözleşmesi
  • Miras sözleşmesi, vasiyetname işlemleri
  • Miras şirketinin yönetimi

İstanbul miras avukatı sizler için yukarıda sayılan hizmetleri ve çok daha fazlasını sunmaktadır. Otluoğlu Hukuk Bürosu olarak İstanbul miras avukatı arayışınızı karşılayacağımızdan emin olabilirsiniz.

Ataşehir Miras Avukatı

Ataşehir miras avukatı miras hukukundan kaynaklı tüm hukuki ihtilaflarınızı çözmek için hizmet vermektedir. Miras hukuku, miras hakkının kanunlar ile garantiye alan hukuk dalıdır. Miras hukukunda malların paylaştırılması miras sahibinin vefat etmesinden sonrasında yapılır. Miras hukuku kanunlarla korunan ve ölüme bağlı olarak ortaya çıkan bir hukuk dalıdır. Miras hukukunda miras hakkı ve miras oranı bulunduğunda mal paylaşımı ortaya çıkar. Mirası bırakan şahıs hayatta iken mülklerini ve haklarını varisleri doğmadığı için mal paylaşımı kapsamında kullanamaz. Mirasa mevzu olan malların hepsinin toplamına tereke denir. Tereke aynı zamanda mirasın da eş anlamlısıdır. Mirasa kısaca terekeye mevzu olan malların paylaşımı ve tereke tespiti şeklinde örneklendirilebilecek bütün mevzular miras hukuku alanına girer.

Yasal Mirasçıların Mal Paylaşımı

Miras hukukuna mevzu olan malların mirasçılara paylaşımı belirlenmeden evvel mirasçılar belirlenmelidir. 1. dereceden mirasçıları bireyin altsoyları oluşturur. Mirası bırakan bireyin evlatları da bu kapsamda yer alır. Alt mirasçıları bulunmayan bireylerin medeni kanuna göre mirasçıları 2. Derece mirasçıları olan üstsoy yani anne ve babası olarak belirlenir. Bunların da olmaması durumunda büyükanne ve büyükbaba mirasa mevzu olan mallarda hisse sahibi olur.

Mirası bırakan bireyin eşinin sağ olması durumuna göre miras payının bölünmesi değişim gösterir. Sağ olan iş ile beraber öteki mirasçılara meydana getirilen mal bölümünde miras bırakan bireyin 1. Derecedeki mirasçıları ile paylaşıma girerse mirasa mevzu olan maldan dörtte bir pay alır. Miras bırakan bireyin anne ve babası olan 2. Dereceden mirasçıları ile miras paylaşımı yaparsa mirasa ½ oranında ortak olur. Mirası bırakan bireyin yalnızca eşi ve büyükanne ya da büyükbabasının olması durumunda yaşayan eş mirasın dörtte üçüne haiz olur. Sadece eşin olduğu durumlarda mirasın hepsi eşe kalır. Ataşehir miras avukatı yasal mirasçıların arasında yapılacak mal paylaşımlarında size hukuki destek sağlar.

Miras Hukukunda Tenkis Davası

Mirası bırakan şahıs sağlığında vasiyetname aracılığı ile mirası başka şahıs ve kurumlara bırakabilir. Fakat bu mirasın devredilemeyeceği bir oran bulunur. Miras hukukunda devredilemeyen bu oran saklı hisse diye adlandırılır. Tenkis davası da burada ortaya çıkmaktadır. Miras hukukuna mevzu olan malların bölünmesi esnasında mirasçılardan biri tenkis davası ile saklı payının korunmasını isteyebilir. Saklı hisse mirasçıların korunması için çıkarılmış bir terimdir. Tenkis davası da mirasçıların hakkı olan saklı oranı almaları için açılabilecek davanın adıdır. Tenkis davaları olarak detaylı bilgi için Ataşehir miras avukatı ile iletişime geçmelisiniz.

Mirasa Konu Olan Malların Yasal Mirasçıları

Bir insan öldükten sonrasında geriye kalan maddi varlıkların devredildiği kişilere mirasçı denir. Bu yasal mirasçılar şunlardır;

  • Ölen bireyin eşi
  • Ölenin evlatları ve onlarında evlatlarından oluşan altsoyu
  • Ölen bireyin anne ve babadan süregelen üstsoyu
  • İspatlanması durumunda evlilik dışı olan evlatları ya da evlatlık edinmiş olduğu çocuklar

Değişik paylara haiz olan bu mirasçılar yasal mirasçı olarak nitelendirilmektedir. Bunların hayatta olmaması niteliğinde kan bağları olan öteki akrabalar mirasa ortak olabilir.

Reddi Miras Yoluyla Mirasın Reddedilmesi

Reddi miras her mirasçının hakkı olan bir durumdur. Mirası bırakan bireyin yaşamış olduğu yerde bulunan sulh hukuk mahkemelerine üç ay içinde yapılacak müracaat ile mirasın reddedilmesi mümkün olabilir. Bu üç aylık zamanın işlemeye başlaması kişinin, ölüm vakasından sonrasında mirastan haberdar olduğu gün başlar. Bu zaman içinde reddi miras yapılmaz ise miras kabul edilmiş olur. Mirasa mevzu olan mallardan ortak malların olması durumunda ortaklığın giderilmesi için miras hukuku devreye girebilir. Miras hukukuna ilişkin bu tür davalarda ise Ataşehir miras avukatı arayışına girebilirsiniz.

Miras Olarak Borçların Bırakılması

Kişi öldüğünde her vakit mal bırakmayabilir. Bazı durumlarda malın yerine borç da bırakabiliyor. Bu durumda resmi olmayan borçlar için alacaklılarla iletişime geçilebilir ve mirasçılar toplanarak borcu paylaşabilirler. Bunun dışında bir çözüm olarak içlerinden bir şahıs tüm borcu ödeyerek ötekilerden rücu edebilir. Veya borcu ödeyen şahıs mal kalmış ise ödediği borç kadar hakkından fazla miras alabilir. Mirasta borçlar için de reddi miras olabilir. Otluoğlu ve Yılmaz Hukuk olarak Ataşehir miras avukatı ihtiyacınızı karşılamaktayız.

Miras Sözleşmesi Türleri - Miras Avukatı Alper OTLUOĞLU

MİRAS SÖZLEŞMESİ

Miras sözleşmesi türleri bakımından ikiye ayrılan sözleşmeleridir. Bu bakımdan miras sözleşmesi türleri olumlu miras sözleşmeleri ve olumsuz miras sözleşmeleri olarak sınıflandırılmaktadırlar. Miras sözleşmeleri ölüme bağlı tasarruflardandır ve miras bırakanın ölümüyle birlikte hüküm ifade etmektedirler. Olumlu miras sözleşmesinde miras bırakan mirasının belirli bir kısmını veya tamamını olumlu miras sözleşmesinin karşı tarafına bırakır. Olumsuz miras sözleşmesinde ise miras bırakan, mirasçılık sıfatına sahip kişi ile yaptığı sözleşme sonucu bu kişinin mirasçısı olmayacağını beyan etmektedir. Bu miras sözleşmelerinin geçerliliği resmi şekil şartına bağlanmıştır. Resmi vasiyetname şeklinde yapılması sonucu geçerli olacak bu sözleşmelerin tarafları resmi makam olarak noter önünde bildirecekleri beyanların memur ve iki tanık huzurunda imza altına alınması şeklinde yapılması gerekmektedir. Şekle aykırılık durumunda miras sözleşmesinin geçersizliği söz konusu olur ve iptal davası açılabilir pozisyona düşer. Miras sözleşmesi miras bırakan açısından temsilci aracığı ile yapılamaz fakat mirasçı atanan kişi bakımından temsilci eliyle yapılabilmesi mümkün ve geçerlidir. Miras sözleşmesi türleri olarak düzenlenen olumlu ve olumsuz miras sözleşmeleri makalemizin devamında ayrıntılı olarak açıklanacaktır. Miras sözleşmeli iki taraflı bir hukuki işlem şeklinde yapılmakta olup ölüme bağlı olması dolayısıyla herhangi bir borç doğurmamaktadır. Sözleşme yapılan kişi sözleşmenin olumlu ya da olumsuz miras sözleşmesi olmasına göre mirasçılık hakkı kazanmakta veya hakkı olan mirasçılık sıfatını kaybetmektedir.

Olumlu Miras Sözleşmesi 

Miras sözleşmesi türleri arasında yer alan olumlu miras sözleşmeleri sonucunda, sözleşmenin taraflarından birinin diğer kişiye, ölümü halinde mirasının bir kısmını bırakmasını öngörür. Miras bırakan olumlu miras sözleşmesi ile mirasının tamamını bırakabileceği gibi mirasının bir kısmını da bu kişiye bırakabilir. Olumlu miras sözleşmesinde miras bırakan taraf dışında bu kişinin sözleşmenin diğer tarafı olarak gösterdiği kişinin ön mirasçı, mirasçı, yedek mirasçı ya da art mirasçı olarak atanması mümkündür. Miras bırakan bu sözleşme ile bu kişilere bazı yükümlülükler de yükleyebilir. Olumlu miras sözleşmesi miras bırakanın mal varlığındaki tasarruf hakkına yönelik herhangi bir kısıtlama getirmemektedir. Buna rağmen sözleşmeye aykırı nitelikte tasarruflara karşı itiraz edilmesi de mümkün kılınmıştır. Miras sözleşmesi türleri arasında yer alan olumlu miras sözleşmesinin taraflarından miras bırakanın ayırt etme gücüne sahip, ergin ve kısıtlı olmayan bir kişi olması yani tam ehliyete sahip olması gereklidir. Sözleşmenin karşı tarafı açısından ise genel yetki kuralları geçerlidir. Miras bırakan olumlu miras sözleşmesi ile belirli bir malını sözleşmeyi yaptığı kişiye ya da bu kişiye yükleyeceği yükümlülükle bir üçüncü kişiye bırakma hakkına sahiptir.

Olumsuz Miras Sözleşmesi 

Miras sözleşmesi türleri olarak tanımlanan bir diğer sözleşme türü ise olumsuz miras sözleşmesidir. Miras bırakan ile mirasçısı arasında yapılan bir sözleşme olan ve mirastan feragat sözleşmesi olarak da bilinen olumsuz miras sözleşmesi, karşılıklı ya da karşılıksız olarak yapılabilmektedir. Karşılıklı yani ivazlı şekilde yapılan mirastan feragat sözleşmesi feragat edenin alt soyu için de sonuç doğururken karşılıksız şekilde yapılan olumsuz miras sözleşmesinin hükümleri yalnızca feragat edeni bağlar. Feragat eden yani mirasçılık hakkından vazgeçen kişinin bu sözleşme ile birlikte mirasçılık sıfatı kalmamış olur. Karşılıklı olarak yapılan mirastan feragat sözleşmesi ile alt soyun miras hakkının devam edeceği kararlaştırılabilmektedir.

Miras Sözleşmesi ile Vasiyetnamenin Farkı

Miras sözleşmesi ile vasiyetnamenin en temel farkı yapanın ehliyetine ilişkin şartlarıdır. Şöyle ki; vasiyetname yapabilmek için gerekli ehliyet şartları ayırt etme gücüne sahip olmak ve 15 yaşını doldurmuş olmaktır. Miras sözleşmesi türleri için ise öngörülen ehliyet şartları daha ağır tutulmuştur. Miras sözleşmesi yapabilmek için tarafların ayırt etme gücüne sahip olmaları, ergin olmaları ve de kısıtlı olmamaları gerekmektedir. Miras sözleşmesi türleri açısından olumlu ve olumsuz miras sözleşmelerinin her ikisinde de bu ehliyet şartları geçerlidir. Miras sözleşmesinin tek taraflı bir ölüme bağlı tasarruf söz konusu olduğunda tasarrufta bulunanın ehliyet şartları göz önünde bulundurulur. Ancak iki tarafın da ölüme bağlı bir tasarrufta bulunması durumunda tabii ki iki tarafın da ehliyet şartlarını haiz olması beklenmektedir. Miras sözleşmesi resmi şekil şartına bağlanmış bir sözleşmedir. Vasiyetname için böyle bir resmiyet şartı öngörülmemiştir. Bu anlamda vasiyetname; sözlü vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve resmi vasiyetname şeklinde düzenlenebilme serbestisine sahiptir. Vasiyetnamede geri alma ölüme kadar tek taraflı olarak yapılabilen bir işlemdir. Miras Sözleşmesi ise iki taraflı bir sözleşme sonucu ortaya çıktığı için kural olarak tek taraflı olarak geri alma mümkün değilse de bu durumun da istisnaları mevcuttur.

Miras Sözleşmesi Nasıl Sonlandırılır 

Miras sözleşmesi iki taraflı olarak yapılabileceği gibi çok taraflı olarak da yapılması mümkün olan bir sözleşme türüdür. Resmi şekil şartı gereğince noter huzurunda ya da yetkili başka bir makam önünde iki şahit ve memurun önünde taraflarca imza altına alınması ve iradelerin beyanı şeklinde gerçekleşen miras sözleşmeleri belli bazı durumlarda sonlandırılabilmektedir. Bu şartlar;

  • Sözleşmenin taraflarının aralarında yazılı ve karşılıklı olarak anlaşması,
  • Miras bırakan tarafından sözleşmenin ortadan kaldırılmak istenmesi,
  • Taraflardan birinin sözleşmeden dönme iradesini kullanmak istemesi,
  • Miras sözleşmesi ile atanan mirasçının miras bırakandan önce ölmesi,
  • Eşler arasında yapılan miras sözleşmesi bakımından eşlerin boşanması olarak sayılabilmektedir.

Bu durumlarda miras sözleşmesi türleri olarak karşımıza çıkan mirastan feragat ya da olumlu miras sözleşmesinin sona erdirilmesi mümkündür. Miras sözleşmelerinin sona erdirilmesi dışında yine belli şartlar oluşması halinde iptal edilebilirlik durumu da bulunmaktadır.

Miras Sözleşmesinin İptali

Miras sözleşmesi türleri bakımından şartlarının varlığı halinde bu sözleşmelerin iptali mümkün görülmüştür. Hak düşürücü süreler bakımından da geçerli olan miras sözleşmesinin iptali şu hallerde istenebilmektedir;

  • Miras sözleşmesinin taraflarının ehliyet şartlarına sahip olmaması,
  • Miras sözleşmesi yapılırken tarafların iradelerinde bozukluk olması,
  • Hata sonucu yapılan miras sözleşmesi,
  • Miras bırakanın iradesini sakatlamaya yönelik yanıltma ya da aldatıcılık unsuru barındıran iş ve işlemler sonucunda yapılan miras sözleşmesi,
  • Korkutma ile yaptırılan miras sözleşmesi,
  • Resmi vasiyetname şeklinde yapılan miras sözleşmesinin içeriğinin ahlaka veya hukuka aykırı olması,
  • İki tarafa yükümlülük yükleyen miras sözleşmeleri bakımından sözleşmede kararlaştırılan bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi,

Sayılan bu durumların gerçekleşmesi halinde taraf iradeleri uyuşmasa dahi miras sözleşmesinin iptali istenebilir. Bu durumlardan hile ile yapılan miras sözleşmesinin iptalinin, hilenin ortadan kalkmasından itibaren 1 yıl içerisinde istenmesi gerekmektedir. Miras bırakanın 1 yıl içinde ölmesi ve iptali isteyememesi halinde ise bu hakkı mirasçılarına intikal etmektedir. Sözleşmede kararlaştırılan vaatlerin yerine getirilmemesi durumunun uygulamada en sık karşılaşılan örneği ölünceye kadar bakma sözleşmeleridir. Ölünceye kadar bakma vaadi karşılığında miras sözleşmesi yapılması durumunda ölünceye kadar bakma yükümlüsünün bu vaadini yerine getirmemesi miras bırakana sözleşmenin iptalini isteme hakkı vermektedir. Miras sözleşmesi türleri olumsuz miras sözleşmesi (mirastan feragat) ve olumlu miras sözleşmesinin temel özellikleri ve tabi olduğu kurallar genel anlamıyla makalemizde bahsetmiş olduğumuz konulardan ibarettir. Miras sözleşmesinin iptali ve geçerliliğine ilişkin hukuki sorunlarınızın ayrıntılı yanıtını alabilmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

miras avukatı

Çekmeköy Miras Avukatı

Çekmeköy Miras Avukatı 

Çekmeköy miras avukatı aile hukukundan kaynaklanan bir durum olan miras ile ilgili uyuşmazlıklarda size yol göstermektedir.  Miras ve mirasçılık, hukukumuzda pek fazla ihtilafa düşülen ve dört gözle beklenen mevzular içinde yer almakta olup hukuk ofisimiz Çekmeköy miras avukatı ve mirasçılıkla alakalı her türlü uyuşmazlıklar için hizmetler sunmaktadır.

Sevdiğimiz birini kaybetmek, arkadaşımız, ailemizden biri, iş ortağımız ya da kim olursa olsun bizi derinden üzer. Bunun yanında mirasın açılması, paylaşımı, mirasçılık hakları mevzularında anlaşmazlığa düşülmesi sorunları daha da içerisinden çıkılmaz hale getirebilecektir. Aşağıda miras bırakanın yasal mirasçıları olanlar ile bu mirasçıların saklı payları hakkındaki bir kaç mühim bilgiye yer vereceğiz. Detaylı bilgi, hukuki yardım ve danışmanlık hizmetleri için ise miras hukuku alanında hizmetler veren hukuk ofisimizle kolayca iletişime geçebilirsiniz.

Miras Bırakanın Yasal Mirasçıları 

Kanunda dört ana kategoride sayılan yasal mirasçılar kan hısımları, sağ kalan eş, evlatlık ve devlettir. Kan hısımlarını da kendi içinde dörde ayrılmakta olup, alt soy, ana baba, büyük anne ve büyük baba ile evlilik dışı hısımlar benzer biçimde birbirinden ayrılmaktadır.

Mirasçılarından alt soyu, anne ve babası ya da eşi bulunan miras bırakan, mirasının saklı paylar haricinde kalan kısmında birtakım alım satım işlerinde bulunma hakkına sahiptir. Saymış olduğumuz bu mirasçılardan asla birinin bulunmaması halinde miras bırakan mirasının tüm bunlar üstünde tasarrufta bulunabilir. Bu ve bunlar gibi durumlarda Çekmeköy miras avukatı size yardımcı olacaktır.

Mirasçıların Saklı Payları Nelerdir

Mirasçıların saklı payları, Türk Medeni Kanunumuzda açıklanmıştır. Buna göre miras hukukunda saklı paylar;

  • Mirasçının alt soyu için yasal miras payının 1/2si,
  • Mirasçının ana ve babasından her biri için yasal miras payının 1/4ü,
  • Mirasçının sağ kalan eşi için, alt soy yahut ana ve baba zümresi ile beraber mirasçı olması halinde yasal miras payının tümü, öteki hallerde yasal miras payının 3/4ü,

biçiminde düzenlenmiştir. Miras bırakanın malvarlığı üstünde tutum sağlayabileceği yani tasarrrufta bulunabileceği kısım, terekenin miras bırakanın ölümü tarihli durumuna göre hesaplanacaktır. Bu hesap yapılırken;

  • Miras bırakanın borçları,
  • Miras bırakanın cenaze masrafları,
  • Terekenin mühürlenmesi ve yazımı giderleri,
  • Miras bırakan ile beraber yaşayan ve miras bırakan tarafınca bakılan kişilerin üç aylık geçim giderleri,

şeklinde kalemler terekeden indirilir. Miras bırakanın sağlar arası gerçekleştirmiş olduğu karşılıksız kazandırmalar belli şartlar altında saklı pay hesabında terekeye eklenmektedir.

Miras bırakanın;

  • Kendi ölümünde ödenmesi için üçüncü şahıs lehine yaşam sigortası sözleşmesi yapması,
  • Böyle bir kişiyi sonradan lehdar olarak atama etmesi,
  • Sigortacıya karşı sahip olunan hakkı üçüncü kişiye devretmesi,

halinde, sigorta alacağının miras bırakanın ölümü tarihli satın alma kıymeti terekeye eklenecektir.

Miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufları, mirasçılar açısından büyük problemler yaratabilir. Özellikle günümüzde şahsi ya da aileyle ilgili servetin giderek artması neticesinde bu tür sorunlar gün yüzüne çıkmaktadır. Bu tür planlamaların sıhhatli yapılabilmesi için Çekmeköy miras avukatı ve hukuki danışmanlık, gereken hizmetler içinde yer almaya başlamıştır.

Bu sebeple ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkların evvelde tespiti ve gerektiğinde hukuksal planlamaların evvelce yapılması, gittikçe artan bir gereksinim haline gelmektedir. Hukuk ofisimiz hem miras bırakan, bununla birlikte mirasçılar açısından bu kapsamda gereken hukuki danışmanlık hizmetlerini vermektedir. Çekmeköy miras avukatı size miras hukukundan kaynaklı durumlar için yardımcı olacaktır. Siz de gerek miras planlaması yapmak gerekse miras hukuku ile alakalı uyuşmazlıklarınızı çözümlemek için ofisimizle bağlantı kurabilirsiniz.

Oretra