Ticaret Hukuku

Kartal Ticaret Avukatı

Ticaret avukatlarının en önemli görevlerinden biri, müşterilerine sözleşme hazırlama konusunda yardımcı olmaktır. Bir işletme için sözleşmelerin doğru ve hukuki açıdan güvence altına alınması son derece önemlidir. Ticaret avukatları, müşterilerinin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş sözleşmeler hazırlayarak işletmelerin yasal risklerini azaltmaya yardımcı olurlar.

Bunun yanı sıra, ticaret avukatları uyuşmazlık çözümü konusunda da uzmandır. İşletmeler arasında çıkan anlaşmazlıkların hukuki yollarla çözülmesi için müşterilerine stratejiler geliştirir ve müzakerelerde yer alırlar. Ticari davaların takibi de ticaret avukatlarının görevleri arasındadır. İşletmenizin hukuki süreçlerinde size rehberlik ederek, adil bir sonuç elde etmenizi sağlarlar.

Ticaret avukatı seçerken dikkat etmeniz gereken önemli faktörler vardır. Öncelikle, avukatın deneyim ve uzmanlık alanı önemlidir. Ticaret hukukuyla ilgili tecrübeli bir avukat, size daha iyi hizmet sunabilir. Ayrıca, avukatın referanslarına ve incelemelerine göz atmanız da önemlidir. Geçmiş müşterilerin deneyimleri, avukatın profesyonel geçmişi hakkında size bilgi verebilir. Son olarak, avukatın ücret politikasını da göz önünde bulundurmalısınız. Ücretlerin şeffaf ve makul olması önemlidir.

Ticaret Avukatının Görevleri

Ticaret Avukatının Görevleri

Bir ticaret avukatı, müşterilere çeşitli hizmetler sunar. Bu hizmetler arasında sözleşme hazırlama, uyuşmazlık çözümü, şirket kuruluşu ve ticari davaların takibi gibi konular yer alır. İşte ticaret avukatının önemli görevleri:

  • Sözleşme Hazırlama: Ticaret avukatları, müşterilerin iş anlaşmalarını ve sözleşmelerini hazırlamak için uzmanlaşmıştır. Bu sözleşmeler, taraflar arasındaki hak ve yükümlülükleri belirler ve müşterinin çıkarlarını korur.
  • Uyuşmazlık Çözümü: Ticaret avukatları, müşterilerin uyuşmazlıklarını çözmek için hukuki stratejiler geliştirir ve müzakerelere katılır. Hukuki bilgi ve deneyimleri sayesinde, müşterilerin haklarını korumak ve en iyi sonuçları elde etmek için çaba gösterirler.
  • Şirket Kuruluşu: Ticaret avukatları, işletmelerin kuruluş sürecinde rehberlik eder. Şirketin doğru bir şekilde kurulması için gerekli adımları atar ve müşteriyi yasal gereklilikler konusunda bilgilendirir.
  • Ticari Davaların Takibi: Ticaret avukatları, müşterilerin ticari davalarını takip eder ve hukuki süreçlerde rehberlik eder. Mahkeme süreçlerini yönetir, müşterinin haklarını savunur ve en iyi sonuçları elde etmek için çaba gösterir.

Ticaret avukatının bu görevleri, işletmelerin yasal zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olur, riskleri azaltır ve hukuki süreçlerde rehberlik eder. Müşterilerin ticari faaliyetlerini yasal olarak korumak ve başarılı bir şekilde yönetmek için ticaret avukatlarına başvurabilirler.

Ticaret Avukatı Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bir ticaret avukatı seçerken dikkate almanız gereken faktörler arasında deneyim, uzmanlık alanı, referanslar ve ücret politikası bulunur. Bu faktörler, doğru avukatı seçmenizde size yardımcı olacak önemli kriterlerdir.

Deneyim: Ticaret avukatının deneyimi, size sunacağı hizmet kalitesini etkileyen önemli bir faktördür. Deneyimli bir avukat, ticaret hukukuyla ilgili karmaşık konuları anlamak ve çözümlemek konusunda uzmanlaşmıştır. Bu da size daha iyi bir hukuki destek sağlar.

Uzmanlık Alanı: Ticaret avukatının uzmanlık alanı, size sunacağı hizmetlerin kapsamını belirleyen bir diğer önemli faktördür. Ticaret hukuku geniş bir alan olduğundan, uzman bir avukatın size özel ihtiyaçlarınıza uygun çözümler sunması daha olasıdır.

Referanslar: Bir ticaret avukatı seçerken, geçmiş müşterilerin referanslarına ve incelemelerine dikkat etmek önemlidir. Bu, avukatın profesyonel geçmişi hakkında size bilgi sağlar ve size güven verir. Müşteri referansları, avukatın ne kadar başarılı olduğunu ve müşteri memnuniyetini nasıl sağladığını gösterir.

Ücret Politikası: Ticaret avukatları farklı ücret politikaları benimseyebilir. Ücretlerin şeffaf ve makul olması önemlidir. Avukatın sunduğu hizmetlerin karşılığında ne kadar ödeme yapmanız gerektiğini önceden belirlemeniz önemlidir. Ücret politikasını netleştirmek, ilerleyen süreçte herhangi bir anlaşmazlık yaşanmasını önler.

Bu faktörleri dikkate alarak, ticaret avukatınızı seçerken daha bilinçli bir karar verebilir ve işletmenizin hukuki ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak bir avukatla çalışabilirsiniz.

Deneyim ve Uzmanlık Alanı

Bir ticaret avukatının deneyimi ve uzmanlık alanı, size sunacağı hizmet kalitesini etkileyen önemli faktörlerdir. İhtiyaçlarınıza uygun bir avukat seçmek önemlidir.

Bir ticaret avukatıyla çalışırken, deneyim ve uzmanlık alanı önemli bir rol oynar. Bir avukatın deneyimi, ticaret hukukuyla ilgili sorunlarınızı çözme yeteneğini etkiler. Deneyimli bir avukat, benzer durumlarla karşılaşmış olabilir ve bu da size avantaj sağlar.

Aynı şekilde, bir avukatın uzmanlık alanı da önemlidir. Ticaret hukuku oldukça geniş bir alan olduğu için, avukatın uzmanlık alanı, size sunacağı hizmet kalitesini etkiler. Örneğin, bir şirketin kuruluş sürecinde yardıma ihtiyacınız varsa, bir şirket kuruluşu konusunda uzmanlaşmış bir avukatla çalışmanız önemlidir.

İhtiyaçlarınıza uygun bir avukat seçmek, hukuki süreçlerde size güven ve rahatlık sağlar. Deneyimli ve uzman bir ticaret avukatı, sizin çıkarlarınızı korumak için gereken bilgi ve becerilere sahip olacaktır. Bu nedenle, avukatınızı seçerken deneyim ve uzmanlık alanını göz önünde bulundurmanız önemlidir.

Referanslar ve İncelemeler

Bir ticaret avukatı seçerken, geçmiş müşterilerin referanslarına ve incelemelerine dikkat etmek önemlidir. Bu, avukatın profesyonel geçmişi hakkında size bilgi sağlar.

Bir ticaret avukatı seçmeden önce, avukatın daha önce çalıştığı müşterilerin referanslarına ve incelemelerine dikkat etmek önemlidir. Bu, avukatın yeteneklerini, profesyonelliğini ve hizmet kalitesini değerlendirmenize yardımcı olur. Geçmiş müşterilerin deneyimleri, avukatın ticaret hukuku konusundaki bilgisini ve tecrübesini gösterir.

Referanslar ve incelemeler, avukatın müşterileriyle olan ilişkisini, iş ahlakını ve başarılarını da yansıtabilir. Müşteri referansları, avukatın ne kadar güvenilir ve etkili olduğunu gösterir. İncelemeler ise diğer müşterilerin avukat hakkındaki görüşlerini içerir ve size daha geniş bir perspektif sunar.

Ticaret avukatınızın referanslarına ve incelemelerine dikkat etmek, size güvenilir bir avukat seçmenizde yardımcı olur. Bu sayede, ticari hukuk konusunda uzman bir avukatla çalışarak işlerinizi daha iyi bir şekilde yönetebilir ve hukuki süreçlerde daha başarılı olabilirsiniz.

Ücret Politikası

Ticaret avukatları farklı ücret politikaları benimseyebilir. Bazı avukatlar saatlik ücretlendirme yaparken, bazıları sabit bir ücret veya proje bazlı ücretlendirme tercih edebilir. Ücret politikasının şeffaf ve makul olması önemlidir. Avukatın sunduğu hizmetlerin karşılığında ne kadar ödeme yapmanız gerektiğini önceden belirlemeniz önemlidir.

Ücret politikası, avukatın deneyimine, uzmanlık alanına ve sunduğu hizmetlerin karmaşıklığına bağlı olarak değişebilir. Bazı avukatlar, danışmanlık hizmetleri için saatlik ücret talep ederken, diğerleri davanın süresine veya işin karmaşıklığına bağlı olarak bir proje bazlı ücret belirleyebilir. Bazı avukatlar ise sabit bir ücret politikası benimseyebilir.

Ücret politikasını belirlerken, avukatın size sunacağı hizmetlerin kapsamını ve süresini dikkate almanız önemlidir. Hizmetlerin ayrıntılarını ve fiyatlandırmayı önceden kararlaştırmak, her iki taraf için de adil bir anlaşma sağlar. Böylece, hukuki süreç boyunca herhangi bir anlaşmazlık veya sorun yaşanmaz.

Ticaret Avukatı ile İletişim

Bir ticaret avukatıyla iletişim kurmak, hukuki ihtiyaçlarınızı net bir şekilde ifade etmek ve size sunacakları hizmetler hakkında bilgi almak için önemlidir.

Ticaret avukatınızla iletişim kurmak, hukuki ihtiyaçlarınızı doğru bir şekilde ifade etmenin ve size sunacakları hizmetler hakkında detaylı bilgi almanın ilk adımıdır. İyi bir iletişim, avukatınızın size en iyi şekilde yardımcı olabilmesi için önemlidir.

İletişim kurarken, hukuki sorunlarınızı net bir şekilde ifade etmek önemlidir. Avukatınıza, hangi konularda yardıma ihtiyacınız olduğunu ve beklentilerinizi açıkça belirtmelisiniz. Bu, avukatınızın size en uygun hizmetleri sunabilmesini sağlayacaktır.

Ayrıca, ticaret avukatınızla iletişim kurarken, size sunacakları hizmetler hakkında detaylı bilgi almanız da önemlidir. Avukatınızın uzmanlık alanları, daha önceki benzer davaları nasıl çözdüğü ve size nasıl yardımcı olabileceği gibi konuları sormaktan çekinmeyin.

İyi bir iletişim, ticaret avukatınızla birlikte çalışmanızı kolaylaştıracak ve hukuki süreçlerde daha başarılı olmanızı sağlayacaktır. Unutmayın, avukatınız sizin yanınızdadır ve size en iyi şekilde destek olmak için buradadır.

Ticaret Avukatının Faydaları

Bir ticaret avukatı, işletmelerin yasal zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olabilir. İş dünyası her geçen gün daha karmaşık hale geliyor ve bu da işletmelerin karşılaşabileceği yasal sorunların artmasına neden oluyor. Ticaret avukatları, işletmelerin bu zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olmak için uzmanlıklarını kullanırlar.

Bir ticaret avukatının birçok faydası vardır. İşletmelerin yasal risklerini azaltmalarına yardımcı olabilirler. Bir avukat, işletmenizin faaliyetlerini yasal olarak uygun bir şekilde yürütmeniz için size rehberlik edebilir. Yasal süreçlerde size yol gösterebilir ve işletmenizin hukuki durumunu değerlendirebilir.

Bir ticaret avukatı aynı zamanda işletmenizin çıkarlarını korumak için mücadele edebilir. Yasal bir sorunla karşılaştığınızda, avukatınız size hukuki stratejiler geliştirerek ve müzakerelerde yer alarak yardımcı olabilir. Bu, işletmenizin en iyi çıkarlarını savunmanıza yardımcı olur.

İşletmeler için yasal süreçler karmaşık olabilir ve bir avukatın rehberliği bu süreçlerde büyük bir fark yaratabilir. Ticaret avukatları, işletmenizin hukuki süreçlerde size yol gösterir ve gerekli belgeleri hazırlamanıza yardımcı olur. Ayrıca, işletmenizin sözleşmelerini gözden geçirir veya hazırlar, böylece hukuki olarak korunmuş olursunuz.

Uyuşmazlık Çözümü

Ticaret avukatları, müşterileri adına uyuşmazlıkları çözmek için hukuki stratejiler geliştirebilir ve müzakerelerde yer alabilir.

Bir işletme sahibi olarak, ticari faaliyetleriniz sırasında çeşitli uyuşmazlıklarla karşılaşmanız olasıdır. Bu uyuşmazlıklar, müşterilerinizle, tedarikçilerinizle, çalışanlarınızla veya diğer işletmelerle ortaya çıkabilir. Bu tür durumlarda, bir ticaret avukatı, hukuki stratejiler geliştirerek ve müzakerelerde yer alarak sizin adınıza uyuşmazlıkları çözebilir.

Uyuşmazlık çözümü, ticaret avukatlarının en önemli görevlerinden biridir. İşletmenizin yasal haklarını korumak ve hukuki süreçleri etkili bir şekilde yönetmek için ticaret avukatlarıyla çalışmanız büyük bir avantaj sağlar. Uyuşmazlık çözümü sürecinde ticaret avukatlarının uzmanlığı ve deneyimi, sizin lehinize sonuçlar elde etmenizi sağlayabilir.

Ticaret avukatları, uyuşmazlık çözümü için çeşitli hukuki stratejiler geliştirir. Bu stratejiler, davaların mahkemeye gitmeden önce çözüme kavuşmasını sağlamak için tasarlanmıştır. Ticaret avukatları, müzakerelerde yer alarak taraflar arasında anlaşmazlıkların çözülmesine yardımcı olabilir. Müzakereler sırasında, ticaret avukatları hukuki bilgilerini kullanarak müşterilerinin çıkarlarını korur ve en iyi sonucu elde etmek için çaba gösterir.

Bir ticaret avukatıyla çalışmanın avantajlarından biri, hukuki süreçlerin karmaşıklığını anlamaları ve size rehberlik etmeleridir. Uyuşmazlık çözümü sürecinde, ticaret avukatları size adım adım yol gösterir ve sizin için en iyi çözümü bulmanıza yardımcı olur. Ayrıca, ticaret avukatları, hukuki belgeleri hazırlayarak ve gerektiğinde müzakerelerde yer alarak müşterilerinin çıkarlarını korur.

Uyuşmazlık çözümü sürecinde bir ticaret avukatıyla çalışmak, işletmenizin itibarını korumak ve maliyetli hukuki sorunlardan kaçınmak için önemlidir. Ticaret avukatları, uyuşmazlıkların hızlı ve etkili bir şekilde çözülmesine yardımcı olur ve işletmenizin faaliyetlerini aksatmadan sorunları çözer.

Şirket Kuruluşu ve Sözleşmeler

Ticaret avukatları, şirketlerin kuruluş sürecinde rehberlik edebilir ve işletmelerin sözleşmelerini hazırlayabilir veya gözden geçirebilir.

Ticaret avukatları, şirketlerin kuruluş sürecinde önemli bir rol oynar. Şirket kurma aşamasında, ticaret avukatları işletmelerin hukuki gereksinimlerini anlamalarına yardımcı olur ve doğru adımlar atılmasını sağlar. Şirketin doğru bir şekilde kurulması, gelecekteki hukuki sorunları önlemek için kritik bir adımdır.

Bir ticaret avukatı, şirketin türüne ve amaçlarına uygun bir kuruluş yapısı önerir. Bu, şirketin hukuki statüsünü belirler ve şirketin faaliyetlerini yasal olarak yürütmesini sağlar. Ticaret avukatları, şirketin kuruluş belgelerinin hazırlanmasına yardımcı olur ve gerekli başvuruların yapılmasını sağlar.

Bunun yanı sıra, ticaret avukatları işletmelerin sözleşmelerini hazırlayabilir veya gözden geçirebilir. İşletmelerin diğer şirketlerle veya tedarikçilerle yaptığı sözleşmelerin hukuki açıdan doğru ve adil olduğundan emin olmak önemlidir. Ticaret avukatları, işletmelerin çıkarlarını koruyan ve riskleri en aza indiren sözleşmeler hazırlar.

Örneğin, bir ticaret avukatı, işletmenin tedarikçileriyle yapacağı sözleşmeleri gözden geçirerek, işletmenin haklarını ve yükümlülüklerini korur. Ayrıca, işletmelerin müşterileriyle yapacakları sözleşmeleri de hazırlayabilir veya gözden geçirebilir. Bu, işletmenin müşterileriyle sağlıklı bir ilişki kurmasını ve hukuki sorunların önüne geçmesini sağlar.

Ticaret avukatları, şirketlerin kuruluş sürecinde ve sözleşmelerin hazırlanmasında uzmanlaşmıştır. İşletmelerin hukuki gereksinimlerini anlamak ve doğru adımları atmak için ticaret avukatlarından destek almak önemlidir. Doğru bir şekilde kurulan bir şirket, hukuki sorunlardan kaçınır ve başarılı bir şekilde faaliyet gösterebilir.

Karşılıksız Çek Aldım Ne Yapmalıyım

Karşılıksız çek cezası, en son düzenlemelerle birlikte değişmiş ve mağduriyetlere gidermeye çalışan bir hal almıştır. Ekonomik hayatta paranın haricinde çoğunlukla kullanılan bir oldukça değerli evrak türü vardır. Bu değerli evrakların bir türü olan çek, ticari yaşamın devam etmesinde mühim rol oynar. Uygulamada pek oldukça gerçek ve tüzel ferdin ödemeleri için çek kullandıklarını görmekteyiz. Ancak ekonomik sıkıntılar halinde bu çeklerin bankada bir karşılığının olmaması benzer biçimde durumlar da mevzu bahis olabilmektedir. Çek nedir ve karşılıksız çek nelerdir, karşılıksız çek aldım ne yapmalıyım gibi soruların cevapları makalemizde açıklanmaya çalışılmıştır.

Çek Nedir?

Ödeme emri durumunda kullanılan değerli evrak türü olan çek, bankaya hitaben yazılan ve üstündeki meblağ karşılığında ödeme gücü olan bir evraktır. Adına çek düzenlenen şahıs çekin ilişkin olduğu bankaya gidip çeki gösterdiği takdirde üstünde yazan meblağ kendisine ödenir. Çek bu anlamda ticari hayatta ödeme yapabilmek için kullanılan bir evraktır. Nitekim hukuki niteliği ele alındığında çekin bir havale olarak kabul edildiği ile karşılaşmaktayız. Ticari yaşam için mühim olan çekin, yanlış kullanması takdirinde, karşılıksız çek cezası gibi birtakım hukuki sorunla karşılaşılır. Bu sorunlardan en sık karşılaştığımız ise karşılıksız çek cezası gerektiren karşılıksız çek düzenlemedir.

Karşılıksız Çek Nedir?

Karşılıksız çek cezası uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Peki, karşılıksız çek nedir? Yukarıda da bahsettiğimiz benzer biçimde çek ticari hayatta ödeme aracı olarak kullanılır. Ancak çekin kullanması için bankaya gidildiğinde zaman zaman karşılıksız olduğu ortaya çıkar. Bir çekin karşılıksız olması demek çekin üstünde yazan kadar para tutarında, çeki düzenleyen ferdin hesabında paranın olmaması demektir. Böyle bir durumda çek karşılıksız niteliğini alır ve devamında karşılıksız çek cezası düzenlenir.

Çeki düzenleyen ferdin hesabında çek ücreti kadar paranın olmaması niteliğinde kişiye banka tarafınca ödeme yapılamaz. Böyle bir durumda ferdin elinde karşılıksız çek var demektir. Ödeme de bulunamayan banka çekin üstüne “karşılıksızdır” ibaresini basar. Karşılıksız damgası basıldıktan sonrasında çek kişiye geri verilir. Böylece artık ferdin elinde karşılıksız çek var olur. Kişinin elinde bulunan karşılıksız çekte kimlerin sorumluluğunun bulunduğunu belirtmek gerekir.

Karşılıksız Çeklerde Kimlerin Sorumluluğu Vardır?

İlk olarak çeki düzenleyen ferdin sorumluluğu doğmaktadır. Kişi kendi hesabında mevcut paradan daha fazlasını çek ile düzenleyemez. Böyle bir şey meydana geldiği zaman karşılıksız çek meydana gelir ve devamında karşılıksız çek cezası düzenlenir. Çek ile ödemeyi vaat etmiş olduğu ücreti bankadaki hesabına bakılırsa ayarlamalıdır. Çünkü çek bir ödeme aracı göreviyle hamil tarafınca bankaya ibraz edildiğinde de bu ödemenin yapılması gerekir. Bu sebeple çekin karşılıksız çıkması niteliğinde çekin sahibinin sorumluluğu doğar. Aynı zamanda çekin karşılıksız çıkmasında bankanın da bazı şartların varlığı halinde sorumluluğu vardır. Şöyle ki;

Çekin kısmen karşılıksız çıkması halinde yani bir diğer deyimle çekin bütün ücretinin değil de bir kısmının noksan kalması durumunda banka; çek bedeli 2.225,00 TL ve altında ise çek bedelini aşmamak suretiyle bölümü karşılığı 2.225,00 TL miktarı tamamlayacak bir rakamı çek hamiline ödemekle sorumludur. Eğer çek bedeli 2.225,00 TL miktarının üstünde ise de tekrar çekin bedelini aşmamak kaydıyla 2.225,00 TL miktarı tamamlayacak bir ücreti çek hamiline ödemekle yükümlüdür.

Çekin tamamen karşılıksız çıkması halinde ise çekin bedeli 2.225,00 TL ve üstü ise banka yine çekin hamiline 2.225,00 TL ücreti ödemekle sorumludur. Eğer çek bedeli 2225,00 TL’nin altında ise çek bedeli ne kadar ise o meblağı ödemekle yükümlüdür. Karşılıksız çek cezası, bu durumlarda çeki düzenleyene verilen cezadır.

Karşılıksız Çek İle Karşılaşan Kişi Ne Yapabilir?

Öncelikle hamil elinde bulunan karşılıksız çekin tahsil edilip edilemeyeceğini öğrenebilmek için bankaya başvurarak bu durumu tespit ettirir. Karşılıksız çekin tespit edilmesinden sonra bu çekin tahsili için icra takibi yoluna başvurulabilir. Hatta çek bir değerli evrak olduğunda borçlunun mal kaçırma şüphesi varsa mallarına ihtiyati haciz de konulabilecektir. Karşılıksız çek cezası bu süreçlerden sonra düzenlenmesi mümkün bir cezadır.

Çeki ciro eden şahıs ya da kişilere karşı karşılıksız çek için icra takibinin başlatılması gerekir. İcra takibinin başlatılmasıyla aleyhine icra takip süreci başlatılan kişiye ödeme emri gönderilir. Bu ödeme emrine, çeki ciro eden şahıs 5 gün içinde itiraz etmezse icra takibi kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmek; çekin karşılıksız olmadığını ve bu şekilde bir icra borcunun olmadığını iddia etmek demektir. Takiple birlikte borcun varlığı da hukuken kabul edilmiş olmaktadır. Zira borçlu olarak çeki ciro eden şahıs itiraz etmez ise borcunu kabul etmiş olur.

İcra takibinin kesinleşmesinden sonrasında hamil borçlu adına haciz işlemlerinin başlatılmasını talep edebileceği anlamına gelmektedir. Haciz işlemiyle beraber çeki ciro eden borçlunun üstüne kayıtlı olan mallarına el konulması sağlanır. Haciz işlemi sayesinde ardından yapılacak olan el konulmuş malların satılmasının talebiyle, akabinde satılan malların miktarıyla çek hamiline karşılıksız çekteki alacağının karşılığı olarak ödenir. Karşılıksız çek cezası ise düzenleyene ait olan ayrıca bir cezadır.

Aynı zamanda başlatılan icra takibiyle beraber çekin bedelinin tahsili sağlandığı benzer biçimde işleyen faizinde tahsili sağlanır. Yani icra takibiyle beraber alacağın ödenmesi ihtiyaç duyulan günden itibaren çek bedelinin öğrenim edileceği güne kadar işleyen faizin de tahsili sağlanır.

Karşılıksız Çek Düzenleme Suçu

Tarafımıza yöneltilen karşılıksız çek cezası nedir sorusunun cevabını yazımızda bulabilirsiniz. İcra takibinden ziyade hamil karşılıksız çeki düzenlemiş olduğu için çek sahibini adli makamlara şikayet etmek suç duyurusunda bulunmak haklarını da kullanabilir. Hamilin karşılıksız çek düzenlenmesi suçunu öğrenmesinden itibaren 3 ay içinde ve her türlü 1 sene içinde şikayette bulunması gerekir. Aksi biçimde karşılıksız çek için herhangi bir ceza davası periyodu başlamaz. Dolayısıyla hamilin şikayette bulunması şarttır. Zira karşılıksız çek cezası için yapılacak soruşturmanın takibi şikayete bağlıdır. Ayrıca hamilin çeki süresi içinde bankaya ibraz etmesi ve süresi içinde çekin karşılıksız bulunduğunu öğrenmesi gerekir. Ancak bu biçimde şikayette bulunabilir. Hamilin şikayeti üstüne karşılıksız çek düzenlemesi nedeniyle şahıs adına “karşılıksız çek düzenleme” suçundan ötürü ceza davası açılır.

Ceza davasında ilk yaptırım olarak kişiye adli para cezası verilir. Her karşılıksız çek için 1500 güne kadar adli para cezası uygulanır. Günlük para cezasının miktarı Türk Ceza Kanunu madde 52 uyarınca düzenlenmiştir. Buna bakılırsa bir güne karşılık olarak belirlenen adli para cezası için 20 TL’den azca ve 100 TL’den fazla olmayacak bir miktar olarak hükmedilir. Tabi bu hükmedilecek sayı ferdin ekonomik durumuna bakılarak, ödeme gücüne uygun şekilde belirlenecektir. Şahsın belirlenen adli para cezasını ödememesi halinde ise cezası hapis cezasına çevrilebilir. Aynı zamanda şahıs adına uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geriye bırakılması biçimlerinde hükümler de uygulanabilir.

Kişinin tekrar karşılıksız çek tertip suçunu işlememesi için çek tertip yasağı ve çek hesabı açma yasağı da uygulanabilir. Böyle bir ceza alan şahıs elinde mevcut çek defterlerini çek defterini aldığı ve çek hesabının bulunduğu bankaya verir ve daha çek düzenleyemez.

Borçlu Temerrüdü ve Alacaklı Hakları

Türk hukuk sistemi özel hukuk ve kamu hukuku olarak ikiye ayrılır. Borçlar hukuku da özel hukuk dalları arasında yerini alır. Türk Medeni Kanun ile ayrılmaz bir nitelik gösteren Türk Borçlar Kanunu, her türlü sözleşme ve borç ilişkisini detaylı olarak düzenler. Borçlar hukuku kapsamında ele alınan birçok hukuki durum vardır. Sözleşmelerin sona ermesi, feshi, sözleşmeden dönme gibi hukuki durumlar da bu düzenlemeler arasındadır. Bir sözleşme ilişkisi sona ererken hem borçlunun hem alacaklının bazı sorumlulukları ve yerine getirmesi gerekenler vardır. Bu borç ilişkisinde hak ve borçlar karşılıklıdır.

Taraflardan birisi hukuki olarak üstlendiği sorumluluğu yerine getirmezse yani borcunu ifa edemezse temerrüde düşmüş olur. Bu durumda ise karşı tarafın seçimlik hakları doğar. Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen borçlu temerrüdü de yukarıda anlatılanlar ışığında borçlunun edimin ifasını yerine getirmemesidir. Borçlu kimse bir borç ilişkisi içerisinde temerrüde düşerse yani borcunu ifa edemezse bu durumda kanun alacaklı lehine birtakım seçimlik haklar sunar. Bu mekanizma ile alacaklı hakları hukuki olarak korunmak istenmiştir. Borçlunun temerrüdü durumunda kanunun alacaklı hakları olarak düzenlediği seçimlik haklar şunlardır; ifa ve gecikme tazminatını talep etmek, müspet yani olumlu zararı talep etmek veya sözleşmeden dönmek ve menfi yani olumsuz zarar tazmin etmektir.

Temerrüt Nedir?

Temerrüt hukuk dünyası içerisinde borcun gereği gibi veya hiç ifa edilememesidir. Temerrüt her türlü hukuki uyuşmazlık veya sözleşme ilişkisi içerisinde yaşanabilecek bir durumdur. Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan tüm sözleşme tiplerinde temerrüt meydana gelebilir. Temerrüt yalnızca satış sözleşmesi için geçerli bir hukuki durum değildir. Yayım sözleşmesi, kira sözleşmesi, eser sözleşmesi, tüketim ödüncü sözleşmesi gibi birçok farklı sözleşme türünde temerrüt yaşanabilir. Ancak karşılıklı borç yükleyen sözleşme tiplerinde temerrüdün gerçekleşebilmesi için birtakım özel koşulların da ortaya çıkması gereklidir. Bu sözleşmelerde seçimlik hakların kullanılması için borçluya bir ihtar niteliğinde mehil yani son süre verilmesi gereklidir. Mehil süresinin ne kadar olacağı ise Türk Medeni Kanun başlangıç hükümlerinde belirtilen dürüstlük kurallarına uygun olmalıdır. Verilecek son süre için kanunda münasip bir süre denilmiştir.

Temerrüde düşmek yalnızca borçlu açısından gerçekleşmez. Bir sözleşme ilişkisi içerisinde alacaklı kimse de üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmez yahut borcun kendisine düşen kısmı gereği gibi ifa etmezse temerrüde düşmüş olur. Kanun içerisinde alacaklı temerrüdü halleri de ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Alacaklı temerrüdü halinde de hukuk düzeni borçlunun bir hak kaybına uğramasını engellemek adına düzenlemeler getirmiştir.

Temerrüt para borçlarında yaşanırsa ayrıca bir de yasal olarak düzenlenen temerrüt faizi konusu da gündeme gelebilir. Temerrüt faizinde borçlunun kusuru ile temerrüde düşüp düşmediğine bakılmaz ve yalnızca para zamanında ödenmediği için uygulanır. Temerrüt faizine temerrüt faizi yürütülmesi ise Türk Borçlar Kanunu’nda yasaklanmıştır. Bu durum Yargıtay kararları ile de desteklenmektedir [1]

Borçlunun Temerrüde Düşmesi

Bir sözleşme ilişkisi içerisinde bulunan borçlunun temerrüde düşmesi kendisinin kusurlu olup olmamasıyla ilgili değildir. Herhalde borcunu ifa etmek üzere harekete geçmiş olan bir borçlu çeşitli sebeplerle ifa edememiş olsa bile temerrüde düşmüş sayılır. Ancak borçlunun kusurlu olup olmaması temerrüdün doğurduğu sonuçlar bakımından etki gösterir. Muaccel ve ifası mümkün olan bir borç vade günü geldiğinde ifa edilmemişse o andan itibaren borçlu temerrüde düşmüş sayılır.

Türk Borçlar Kanunu gereğince bir borçlunun temerrüde düşmesi için bazı şartların bir arada bulunması gerekir. Öncelikle borcun konusu muaccel ve ifanın mümkün olması gerekir. Muaccel borçlar vade zamanı gelmiş borçlardır. İfanın mümkün olması ise dünya üzerinde o borcun ifa edilebilmesinin mümkün olduğu hallerdir.

Bunların dışında borçlunun temerrüde düşürülmesi için alacaklının da kendisine bir ihtarda bulunması gerekir[2]. Eğer alacaklı borcun vadesinde ödenmediğine ilişkin bir ihtarda bulunmazsa borçlu temerrüde düşmüş sayılmaz. Ancak kanunda bazı borçlar için ihtar şartı aranmamaktadır. Örneğin borcun vadesi belirli bir gün ise o günün gelmesiyle alacaklının ihtarı olmadan borç ifa edilmediğinde borçlu temerrüde düşmüş olur. Haksız fiillerden ve sebepsiz zenginleşmeden doğan borçlarda da ihtara gerek olmaksızın borçlu temerrüde düşmüş olur. Bunların dışında ise sözleşmede açıkça ihtardan vazgeçilmesi ve ihtarın gereksiz veya yararsız olduğunun anlaşıldığı hallerde de ihtara gerek olmadan borçlu temerrüde düşmüş olur.

Alacaklı bu haldeyken ifayı kabule hazır olmalıdır. Kendisine düşen birtakım hususlar var ise bunları yerine getirmelidir. Alacaklının da mütemerrit olmaması gerekir.

Borçlunun Temerrüdünde Alacaklının Hakları

Borçlunun temerrüde düştüğü hallerde Türk Borçlar Kanunu alacaklıya belli seçimlik haklar tanımaktadır. Bu seçimlik haklar kanunda açıkça belirtilmiştir. Alacaklının ilk seçimlik hakkı sözleşmenin aynen ifası ve tazminattır. Bu hak alacaklı hakları içerisinde genel sonuç bağlanan haktır. Bu aşamada sözleşmede kararlaştırılan edimin yerine getirilmesi ve geçen süre içerisinde mahrum kalınan durumlar bakımından tazminat ödenmesi gündeme gelir. Ancak borçlu temerrüde düşmesinde kusursuz olduğunu ispat ederse yalnızca aynen ifada bulunarak borçtan kurtulabilir. Aynı zamanda tazminat ödemesine gerek kalmaz.

Alacaklının ikinci seçimlik hakkı ise aynen ifadan vazgeçip müspet yani olumlu zararın karşılanmasını talep etmektir[3]. Bu hakkı seçen alacaklı aynen ifayı talep etmediği için gecikme tazminatından da vazgeçmiş sayılır. Bu hakka dayanan alacaklı yalnızca olumlu zararının tazminini isteyecektir. Ancak borçlu kusuru olmadan temerrüde düştüğünü ispat ederse müspet zararı ödemekten kurtulur. Müspet zararlar içerisine yapılan yargılama giderleri, yoksun kalınan kar, tazminatlar gibi durumlar girer.

Alacaklının üçüncü seçimlik hakkı ise sözleşmeden dönme ve menfi yani olumsuz zararın tazminini talep etmektir. [4] Alacaklının yaşanan süreç içerisinde sözleşmeyi ayakta ve yürürlükte tutmasında bir menfaatinin kalmadığı hallerde başvurması gereken seçimlik haktır. Sözleşmeden dönme her iki taraf için de geçmişe yönelik etki doğuracaktır. Alacaklı sözleşmeden dönerek kendi yerine getirmesi gereken edimlerden de kurtulmuş olacaktır.

Alacaklı sözleşmeden dönme ile daha evvel yerine getirdiği edimleri de sebepsiz zenginleşmeye dayanarak geri talep edebilir. Kanun sözleşmeden dönme yanında menfi zararların talebini de öngörmüştür. Ancak alacaklı menfi zararlarını talep etme zorunda değildir. Borçlu ile karşılıklı anlaşarak yalnızca müspet zararların yerine getirilmesini de gündeme getirebilirler.

Alacaklı seçimlik hakları kullanma yolunda serbesttir. Kendi hukuki menfaatlerini göz önünde bulundurarak dilediğini seçmekte özgürdür. Ancak seçtiği hakkın ve içeriğinin uygulanması için kanun aradığı diğer şartların da gerçekleşmiş olması gerekir. Borçlunun kusuru ile temerrüde düşmesi gibi.

[1] Yargıtay 23.Hukuk Dairesi 2012/496 E. 2012/2123 K. 20.03.2012 tarihli kararı.

[2] Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 1993/1971 E. 1994/626 K. Sayılı kararında ihtar çekmeden sözleşmenin feshedilmesini hukuka uygun bulmamış ve kararın bozulmasına hükmetmiştir.

[3] Müspet zarar: alacaklının ifaya dayanarak elde edeceği yararı edememesi ve bundan kaynaklanan zararlardır. Müspet zararın doğumu ile ilgili’’ eğer borçlu borcunu gereği gibi ifa etseydi böyle bir zarar ortaya çıkmazdı’’ cümlesi kurularak bir yargıya varılır.

[4] Menfi zarar: Sözleşme ilişkisine duyulan güvenin boşa çıkması sebebiyle uğranılan zararlardır. Menfi zarar için eğer sözleşme hiç yapılmasaydı böyle bir zarar ortaya çıkmazdı denilebilir.

Pendik Tazminat Avukatı

Pendik Tazminat Avukatı, Tazminat Hukuku kapsamında taraflara hukuki danışmanlık hizmeti sağlayan kişidir.

Tazminat kelime anlamıyla bir bireyin, kurumun veya kuruluşun bir başka şahıs, kurum ve kuruluş tarafından maddi veya manevi haksızlığa uğratılması karşılığında ödenen bedeldir.

Tazminat Hukuku ise haksızlığa uğramış tarafın hakkını teslim etmek için ortaya çıkmıştır. Tazminat Hukuku kaynaklı davalar maddi tazminat ve manevi tazminat davası olmak üzere ikiye ayrılır. Maddi tazminat davası, ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma, maluliyet veyahut engellilik gibi somut sonuçlar sebebiyle malvarlığı değerlerinin zarar görmesinden kaynaklanmaktadır. Manevi tazminat davası ise haksız fiil veyahut haksız bir işlem nedeniyle davacının esenliğini bozan manevi acıların giderilmesinden kaynaklanmaktadır. Bu iki tazminat türü ayrı ayrı talep edilebileceği gibi aynı dava içerisinde birlikte de talep edilebilmektedir.

Pendik tazminat avukatı, Tazminat Hukuku çerçevesinde zarara uğramış tarafların haklarının hukuki yollarla tesisini sağlayan hukuki danışmandır. Kişilerin hukuki ilişkileri içerisinde maddi veya manevi anlamda kayıplarının giderilmesi adına Tazminat Hukuku alanında uzman ve tecrübeli avukatlar tarafından dava süreçleri başlatılmakta ve yürütülebilmektedir. Maddi ve manevi kayıpların kısa zamanda giderilmesi adına Tazminat Hukuku alanında uzman avukatlarla çalışmak büyük önem arz etmektedir. Otluoğlu Hukuk Bürosu olarak Tazminat Hukuku alanında uzman ve tecrübeli avukat kadromuz ile siz danışanlarımıza hukuki danışmanlık hizmeti sağlamaktayız. Pendik Tazminat avukatı ihtiyacınız bu anlamda tarafımızca rahatlıkla karşılanmaktadır.

Pendik Tazminat Avukatı Önemi

Tazminat davalarına bakan avukatların birinci önceliği maddi ve manevi açıdan mağdur olan bireylerin mağduriyetinin giderilmesidir. Tazminat Hukuku’na ilişkin hukuki süreçlerin yürütülmesinin yanısıra avukatların müzakere süreçlerini de doğru bir şekilde yönetmeleri gerekmektedir. Arabuluculuğun zorunlu olduğu hukuki uyuşmazlıklarda tazminat avukatının diğer bir görevi ise arabuluculuk süreçlerini yürütmektir. Bu takiplerin sonucunda eğer dava açılmadan çözülebilecek yollar var ise bu alternatif çözüm yolları ile hukuki uyuşmazlığın çözülmesi sağlanabilecektir. En son olarak unutulmamalıdır ki tazminat davaları birbirlerinden farklıdır. Davanın açılacağı mahkemenin doğru olması büyük önem taşımaktadır. Eğer uyuşmazlık yaşanır ise mahkemenin yetkisizliğine veya görevsizliğine ve yargı sürecinin uzamasına yol açabilmektedir.

Pendik Tazminat Avukatı Görevleri

Pendik tazminat avukatı tazminat hukuku kapsamında tazminat talebiyle dava açtığı takdirde taraflar arasındaki hukuki ilişkinin mahiyeti, davanın takibi süreci ve talepte bulunacağı tazminat kalemlerinin neler olacağı hakkında birçok detaylı hususa dikkat etmelidir. Otluoğlu Hukuk olarak tazminat hukuku kapsamında sağladığımız hukuki hizmetler şu şekildedir:

  • Aile Hukukundan doğan hukuki uyuşmazlıklar için açılacak olan tazminat talepli davaların açılması ve takibinin yapılması,
  • Sözleşmenin ihlali çerçevesinde sözleşme hükümleri ve diğer zararların tazmini talepli davaların açılması ve takibinin yapılması,
  • Sözleşmenin feshi sonucu uğranılan zarara ilişkin tazminat davasının açılması ve takibinin yapılması,
  • Haksız fiil sonucu ortaya çıkacak zararlara ilişkin tazminat talepli dava süreçlerinin yürütülmesi,
  • İş Hukuku’ndan kaynaklı işçi veya işveren tarafının tazminat talepli davalarının (iş kazası, haksız nedenle iş sözleşmesinin feshi vb.) yürütülmesi.

Yukarıda Pendik Tazminat Avukatı hakkında tarafınıza bilgi sağlanmıştır. Tazminat Hukuku kapsamında Pendik bölgesinde danışmanlık ve avukatlık hizmetine ihtiyacınız olması halinde deneyimli ve seçkin avukat kadromuz ile ihtiyaçlarınıza en doğru, şeffaf ve güvenilir hukuki hizmeti Otluoğlu Hukuk olarak sağlamaktayız. Ayrıntılı bilgi için İletişim kısmında yer alan destek hattımız ve e-posta adresimiz aracılığıyla tarafımızla iletişime geçebilirsiniz. İletişim adreslerimizi kullanarak randevu almak istediğiniz konuyu tarafımıza ilettiğiniz takdirde ön bilgilendirme alabilir ve randevu tarihinizi belirleyebilirsiniz.

Ticaret Hukuku

Otluoğlu Hukuk Bürosu, yerli ve yabancı müvekkillerinin ticaret hukuku özelindeki sorun ve ihtilaflarına ilişkin genel danışmanlık ve çözüm hizmeti verir. Müvekkillerin menfaat ve ihtiyaçları doğrultusunda şirketlerin yapılarında önemli değişiklikler ve sonuçlar meydana getiren şirket ana sözleşmelerinin hazırlanması ve değiştirilmesi, pay devirleri ve hisse senetlerinin düzenlenmesi, şirket birleşme ve devir alma süreçlerinin yönetilmesi, halka açılma ve niş ihtiyaçlara göre şirket yapısının yeniden düzenlenmesi gibi kritik öneme sahip hizmetler yürütülmektedir.

Müvekkillerin faaliyet gösterdiği alandaki şirket veya ortaklığın yapısından kaynaklanan alacak ve tazminat davaları, ticari ilişki sebebiyle ihtiyaç duyulan finansal kiralama, rehin, ipotek, lisans, satım, rekabet sözleşmesi gibi kritik sözleşmelerin hazırlanması ve görüş bildirilmesi, mevzuattaki güncel değişikliklerin bildirimi ve şirket- ortaklık yapısının ihtiyaç duyduğu uyum süreçlerinin yönetilmesi konularında tarafımızca hizmet verilerek müvekkillerimizin ticari hayatlarının bir adım ileriye taşınması sağlanmaktadır.

Oretra