Vasi Tayini ve Sonuçları

Vasi tayini, yeterli ayırtım gücüne sahip olmayan yahut başka bir neden ile fiil ehliyetini tam olarak kullanamayan kişileri, kendileri için zararlı olabilecek hukuki işlemler yapmak ya da yapmamaktan alıkoymak için başvurulan bir hukuki kurumdur. Kimlere vasi tayin edilebileceği, vasi tayini ve sonuçları Türk Medeni Kanunu’nda açık biçimde hükme bağlanmıştır. Vasi tayini ile ilgili işlemler, kendisine vasi atanacak kimsenin bulunduğu yerde vesayet makamı tarafından yürütülür. Vesayet altına alının kişinin yerleşim yeri, bu makamın izni olmadan değiştirilemez. Vesayet makamı, kısıtlılık halinin mahkeme kararı ile tespit edilmesinin ardından gerekli niteliklere sahip bir yetişkini vasi olarak tayin eder. Çok istisnai haller hariç, bir kişinin birden fazla vasisi bulunamaz.

Vesayet Nedir?

Vesayet, tam fiil ehliyetine sahip olmayan, kanunda sayılmış özel halleri bulunan kişilerin hukuki ilişkilerini onların menfaatlerini korumak saiki ile yürütülmesinin sağlanmasını amaçlayan bir hukuki kurumdur. Velayet altında olmayan küçükler, kısıtlıklar, bir yıldan uzun süreli hapis cezasına çarptırılanlar vesayet altına alınabilecek kişilere örnek gösterilebilir.

Vasi Nedir?

Vasi, vesayet ilişkisinde vesayet altındaki kişinin hukuki ilişkilerini onun adına ve hesabına yürüten kimsedir. Velayet altındaki çocuk ile anne babası arasında velayet ilişkisi ile vesayet altındaki kişi ve vasi arasındaki ilişki benzerlik gösterir.

Kimlerin vasi olabileceği ve olamayacağı Türk Medeni Kanunu’nda açıkça belirtilmiştir. Kanunda aynı zamanda vasilik konusunda kimlerin öncelikli olduğu, kimlerin bu görevi kabul etme zorunluluğu olduğu ya da kimlerin bu görevden kaçınabilecekleri de açıkça belirtilmiştir. Buna göre vasi olmak için öncelik eş ve diğer yakın akrabalara aittir. Bu kimselere ana baba, kardeş, erişkin çocuk ya da torunlar örnek verilebilir. Yakınların yerleşim yerinin vesayet altına alınacak kişiye uzaklığı da vasi tayini esnasında göz önünde bulundurulmalıdır. Haklı sebepler ile engellenmediği sürece, vesayet altına alınacak kimsenin yahut ana babasının gösterdiği kimseler vasi olarak atanmalıdır.

Vasi tayini ile belirlenen kimse, vesayet altına alınan kişi ile aynı yerleşim yerinde ise vasi tayini işlemini kabul etmek zorundadır. Ancak altmış yaşından büyük olma, vasilik işlemlerini yapmasını zorlaştıracak bir engeli bulunma, dörtten fazla çocuğu velisi ya da başka bir kimsenin vasisi olma veya Cumhurbaşkanı, TBMM üyesi, hakim, savcı, bakan ya da Cumhurbaşkanı yardımcısı gibi unvanlara sahip olma özelliklerinden bir ya da birkaçını taşıyan kimseler, vasi tayini işleminden kaçınabilir.

Vasi tayin edilemeyecek kimseler de kanunda sayılmıştır. Buna göre kısıtlılar, haysiyetsiz yaşam süren ya da kamu hizmetinden yasaklı olanlar veya vesayet altına alınacak kişi ile önemli menfaat çatışmasına sahip olanlar ya da bu kimse ile aralarında husumet bulunanlar, vasi tayin edilemez.

Kimler Vesayet Altına Alınabilir?

Türk Medeni Kanunu, kimlerin vesayet altına alınabileceğini açıkça belirtmiştir. Bu sınırlı saymaya örnek bir durumdur, bu özelliklerden en az birini taşımayan kimselerin vesayet altına alınması mümkün değildir.

Kanunda vasi tayini yapılabilecek kişilere dair sayılan ilk grup, velayet altında olmayan küçüklerdir. Velayet, yalnız ana baba ile kurulabilen bir hukuki ilişkidir. Herhangi bir nedenden ötürü ana babası ile arasında velayet ilişkisi bulunmayan küçükler, vesayet altına alınacaktır.

Akıl hastalığı yahut akıl zayıflığı da kişinin vesayet altına alınmasını gerektiren hallerden bir diğeridir. Kişi, bu nedenlere bağlı olarak kendi işlerini göremiyor, korunması yahut bakımı için sürekli yardıma ihtiyaç duyuyor ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokuyor ise, kendisine vasi tayini yapılacaktır. Örneğin Alzheimer hastalığına sahip yaşlı kimseler, akıl zayıflığı sebebi ile vesayet altına alınır.

Bir akıl hastalığı ya da akıl zayıflığı olmasa dahi aşırı savurganlık, alkol bağımlılığı, uyuşturucu bağımlılığı ya da kötü yaşam tarzı nedeni ile ergin bir kimsenin vesayet altına alınması mümkündür. Tek başına alkol ya da uyuşturucu bağımlılığı, bu nedenlere bağlı olarak vesayet altına alınmayı gerektirmez, kişinin bağımlılığı ve davranış biçimi nedeni ile kendisini yahut ailesini yoksulluk ve darlığa düşürebilecek olması, bu sebeple devamlı korumaya ve bakıma muhtaç olması gereklidir. Bağımlılık ya da başka kötü davranış biçimleri nedeni ile başkalarının güvenliğini riske atan kişiler de vesayet altına alınır. Kişinin bu nedenlere bağlı olarak vesayet altına alınması için mahkeme önünde dinlenmesi, bu davranışlarının çeşitli belgeler aracılığı ile mahkemeye sunulması gereklidir.

Bir yıldan uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı ceza alan kimseler de vasi tayini gerektiren kişiler arasındadır. Son olarak, kişi kendi isteği ile vesayet altına alınmayı talep edebilir. Yaşlılık, deneyimsizlik, hastalık ya da engellilik gibi nedenlere bağlı olarak işlerini istediği gibi yönetemediğini düşünen kişiler, kendilerine vasi tayini talep etmek içim mahkemeye başvurabilir.

Vasi Tayini Nasıl Yapılır?

Vasi tayini davası, vesayet altına alınacak kişinin bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesinde açılır. Vesayet altına alınma nedenine bağlı olarak, davanın işleyişi değişir. Savurganlık, kötü yaşam tarzı, bağımlılık, kötü yönetim ya da kişinin isteği gibi vesayet altına alınma nedenlerinde, mutlaka kişinin kendisinin mahkeme önünde dinlenmesi gereklidir.

Akıl hastalığı ya da akıl zayıflığı nedeni ile açılan vasi tayini davası için mutlaka resmi kurumdan alınan sağlık raporu gereklidir. Bu raporun hazırlanması için gerektiği durumda TMK md. 436 hükümleri uygulanır. Hakim, gerekli gördüğü takdirde vesayet altına alınacak kişiyi mahkemede dinleyebilir. Vasi tayini sürecinin en iyi şekilde yönetilebilmesi için bir avukattan yardım alınması önerilmektedir. Böylelikle doğru mahkemeye doğru şekilde açıldığı için daha çabuk sonuçlanacak, vesayet altına alınacak kişinin ve yakınlarının hak kayıpları en aza indirilecektir.

Vasi Tayini Davaları Ne Kadar Sürer?

Vasi tayini davası süresi, mahkemenin iş yüküne göre değişebilmektedir. Süreci hızlandırmak için, davada dayanılacak resmi kurum raporu ve diğer belgelerin dava açılmadan önce hazırlanmış ve dosyaya eklenmiş olması gereklidir. Çoğunlukla bu davalar bir ya da iki celsede sonuçlanmaktadır, bu nedenle yaklaşık olarak 3 ila 6 ay arasında sonuçlanacakları söylenebilir.  Vasi tayini davası bir avukat aracılığı ile açıldığı takdirde daha çabuk sonuca bağlanacak, usule uygun yapılmayan işlemler nedeni ile vakit kaybı olmayacaktır.

Vasi Tayini İle İlgili Yargıtay Kararları

Yargıtay’ın vesayete ilişkin emsal teşkil eden önemli kararlarından biri, velayetin çocuğun ana babasından alınarak başka birinin vesayetine verilip verilemeyeceğine ilişkindir. Anılan kararda Yargıtay, çocuk ve ana babası arasındaki velayet ilişkisinin ancak yasal bir neden bağlı olarak kesilebileceğini belirtmiş, yasal bir neden olmadan ana baba ile velayet ilişkisinin sonlandırılarak çocuğum babaannesinin vesayetinde bırakılmasını yerinde bulmamıştır. ( Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, E. 2012/103109, K. 2012/27627 T. 20.11.2010 )

Yargıtay’ın vasi tayini davası ile ilgili yetki konusunda da emsal oluşturacak bir kararı bulunmaktadır. Buna göre bir yıldan fazla özgürlüğü bağlayıcı cezası bulunan kişi hakkında vesayet davası için, kişinin cezasının infaz edildiği yer mahkemesi değil, son yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Bunun nedeni kişinin cezasının infaz edildiği yerin TMK md. 22’ye göre yerleşim yeri kabul edilmemesidir. ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, E. 2013/125 K. 2013/1251, T. 8.2.2013 )

Oretra