Ceza Hukuku

mala zarar verme suçu ve cezası

Mala Zarar Verme Suçu ve Cezası

Mala Zarar Verme Suçu ve Cezası 

Mala zarar verme suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151’inci maddesinde “Malvarlığına Karşı Suçlar” başlığı altında açıklanmıştır. Bu yazımızda Mala Zarar Verme Suçu ve Cezası çeşitli yönleriyle incelenecek ve sayın okurlarımıza bu suç hakkında bilgi verilecektir.

Mala Zarar Verme Suçu 

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 151’inci maddesi uyarınca bir başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılmaz hale getiren veya kirleten kişi mağdurun şikâyeti üzerine, müeyyide olarak dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırılacaktır.

Mala zarar verme suçunda amaçlanan hukuki değer, mağdurun mülkiyet hakkının etkin biçimde korunmasıdır. Suçun konusu ise bir başkasına ait taşınır veya taşınmaz bir maldır. Bu suçta malın ekonomik değerinin suçun işlenmesi açısından bir önemi yoktur. Mağdur için manevi değer ihtiva eden bir mal üzerinde de bu suç pekala işlenebilecektir. Malın önem ve değeri ancak yaptırımın belirlenmesinde hakim tarafından göz önünde bulundurulacaktır.

Bu suçta fail, başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan kullanılamaz hâle getiren veya kirleten kişidir. Burada özgü bir faillik söz konusu olmadığından seçimlik neticelerden biri, birkaçı veya tamamını gerçekleştiren herkes bu suçun faili herkes olabilecektir. Kişinin kendi malına zarar vermesi mülkiyet neticesinde tasarruf yetkisinin kullanılması olduğundan haliyle bu suç oluşmayacaktır. Mal üzerinde rehin, sükna vb. hakkı olan veya kiracı sıfatıyla bu malı kullanan kişiler de bu suçun faili olabilecektir.

Mağdur burada malına zarar verilen maliktir. Herkes bu suçun mağduru olabilecektir.

Mala zarar verme ancak icrai hareketlerle gerçekleştirilebilecek bir suçtur. Bu suç işlenirken kullanılan aracın niteliği önemli olmayacaktır.

Kanun koyucu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151’inci maddesinde mala zarar verme suçunu oluşturacak hareketleri seçimlik bir biçimde hafiften ağıra doğru olacak şekilde sınıflandırmıştır. Buna göre kanunda belirtilmiş olan taşınır veya taşınmaz malı kısmen veya tamamen yıkacak, tahrip edecek, yok edecek, bozacak, kullanılamaz hale getirecek veya kirletecek seçimlik neticelerin bir, birkaçının veya tamamının gerçekleşmesiyle suç tamamlanmış olacaktır. Mahkeme somut olaya göre hafiften ağıra doğru sıralanmış olan suçu oluşturan bu neticelerin gerçekleşme şekline göre cezayı takdir edecektir.

Mala zarar verme ancak bilerek ve isteyerek kasten gerçekleştirilebilecektir. Burada failin özel bir amaç içerisinde bu hareketleri gerçekleştirmesi gerekmemektedir. Failin kendisine yarar sağlama amacı olması halinde bu suç hırsızlık, dolandırıcılık veya güveni kötüye kullanma gibi suçları gündeme getirecektir.

Nitelikli Haller 

Mala zarar verme suçunun nitelikli halleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 152. Maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkralarında sayılmıştır. (1) numaralı fıkra uyarınca:

Mala zarar vermenin kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yararlanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında işlenmesi hali nitelikli hal olarak sayılmıştır. Burada sayılan suçun konusu eşya taşınır veya taşınmaz olabilecektir. Yargıtay 2.Ceza Dairesi[1] karakolda görüşme odasının camını kıran fail için bu nitelikli halden hüküm kurmuştur Kamu kurum ve kuruluşlarına ait olmasa dahi kamunun yararlanmasına ayrılmış veya kamu hizmetine tahsis olunmuş fiilen kullanımda olan diğer eşyalar da bu nitelikli hal kapsamına girecektir. Kanun koyucu burada verilen zararın topluma ve toplumun menfaatine yönelik olduğundan bahsederek bu hususu cezayı ağırlaştırıcı nitelikli hal olarak öngörmüştür.

Bu suçun yangına, sel ve taşkına, kazaya ve diğer felaketlere karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında işlenmesi bir başka nitelikli hal olarak sayılmıştır. Kanun koyucu diğer felaketler kısmını ekleyerek somut olaya göre değerlendirme yapılabilmesinin önünü açmıştır. Somut olayda örneğin fırtınaya karşı tahsis edilmiş yapı bu kapsamda değerlendirilebilecektir fakat bunun sınırı failin aleyhine olacak şekilde geniş yorumlamamaktır.

Bu suçun devlet ormanı statüsündeki yerler hariç, nerede olursa olsun, her türlü dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğu hakkında işlenmesi hali cezayı ağırlaştırıcı bir başka nitelikli hal olarak öngörülmüştür. Kanun koyucu bu nitelikli halin uygulanabilmesi için ağaç, fidan ve bağ çubuklarının dikili olması şartını getirmiştir.

Bu suçun sulamaya, içme sularının sağlanmasına veya afetlerden korumaya yarayan tesislere karşı işlenmesi cezayı ağırlaştıran bir başka hal olarak öngörülmüştür. Burada yer alan tesisler özel şahıslara ait olanlardır. Kamuya ait tesislerde nitelikli halin işlenmesi halinde kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yararlanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında işlenmesi nitelikli hali uygulama alanı bulacaktır.

Grev veya lokavt hallerinde işverenlerin veya işçilerin veya işveren veya işçi sendika veya konfederasyonlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında mala zarar vermenin gerçekleştirilmesi kanun koyucu tarafından cezayı ağırlaştıran bir başka nitelikli haldir. Kanun koyucu burada grev ve lokavt döneminde gerçekleştirilen mala zarar verme halini nitelikli hal olarak öngörmüştür.

Bu suçun siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve üst kuruluşlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında işlenmesi hali cezayı ağırlaştırıcı bir nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Siyasi partilerin parti binaları, binalardaki eşyalar, parti seçim otobüsleri vs. bu kapsamdadır. Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Bankalar Birliği, Türk Tabipler Birliği ve Tabip Odaları kamu niteliğindeki meslek kuruluşlarındandır.

Suç sona ermiş olsa bile, görevinden ötürü öç almak amacıyla bir kamu görevlisinin zararına olarak işlenmesi kanunda sayılan cezayı ağırlaştıran bir başka nitelikli haldir. Failin burada kamu görevlisinden öç almak özel kastıyla hareket etmiş olması gerekmektedir. Ayrıca kamu görevlisine karşı gerçekleştirilen mala zarar vermenin görevinden ötürü olması gerekir.

Kanun koyucu yukarıda sayılan cezayı ağırlaştıran nitelikli hallerin işlenmesi halinde fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağını belirtmiştir.

Mala zarar vermenin 152’nci maddenin (2) numaralı fıkrasında belirtilen yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak; toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak suretiyle veya radyasyona maruz bırakarak; nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanarak işlenmesi halleri kanunda sayılan diğer cezayı ağırlaştıran nitelikli hallerdendir. Bu hallerde verilecek ceza bir katına kadar arttırılacaktır.

Bu suçun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde basit veya nitelikli halinin işlenmesine ilişkin verilecek ceza iki katına kadar arttırılacaktır.

Mala Zarar Verme Suçu Cezası 

Mala zarar verme halinin basit şeklinin yaptırımı dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Burada seçimlik yaptırım bulunmaktadır. Mahkeme yaptırımın şeklini somut olaya göre belirleyecektir.

Bu suçun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 152’nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında belirtilen nitelikli haller kapsamına girecek şekilde işlenmişse fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmedilecektir. Burada adli para cezası seçimlik bir yaptırım olarak öngörülmemiştir.

Yine 152’nci maddenin (2) numaralı fıkrasında yer alan nitelikli hallerin gerçekleştirilmesi halinde verilecek ceza bir katına kadar arttırılacaktır.

Mala Zarar Verme Suçu Şikâyet 

Mala zarar verme suçu basit hali şikâyete bağlı şekilde düzenlenmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73’üncü maddesi uyarınca soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikâyette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamayacaktır. Şikâyet hakkı sahibi kişi, failin ve fiilin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği tarihten itibaren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu madde 158 uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına başvuru yapılabilecektir. Bu makamlar haricinde valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan şikâyet de ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilecektir.

Mala zarar vermenin nitelikli hallerinde, soruşturma ve kovuşturma yapılması şikâyete bağlı olmayacak, suçun soruşturulması ve kovuşturulması resen yetkili makamlarca yerine getirilecektir. Burada kovuşturma yapmaya görevli mahkeme, yetkili asliye ceza mahkemesidir.

Yukarıda hukuki açıdan önem ihtiva eden mala zarar verme suçu konusu genel bir çerçeveyle açıklanmıştır. Mala zarar verme ve cezası ile şikâyet süresi hususu oldukça önemli ve hukuki danışmanlık alınması gereken başlıca konulardan biridir. Daha fazla bilgi ve danışmanlık için hukuk büromuzla iletişime geçip yaşayabileceğiniz herhangi bir hak kaybının önüne geçebilirsiniz.

[1] 2. Ceza Dairesi 2020/27554 E, 2022/31 K.

İSTANBUL CEZA AVUKATI

İstanbul Ceza Avukatı 

İstanbul ceza avukatı ceza hukuku alanında uzmanlaşmış olan avukatların genel ismidir. Ceza hukuku, bireylerin maruz kaldıkları haksızlıklar sebebiyle oluşturdukları talepleri ceza kavramları açısından inceleyen bir hukuk dalıdır. Aynı halde kişilerin icra ettikleri hatalı eylemler sebebiyle de karşılaşacakları cezalar bu hukuk dalı kapsamında incelenmektedir. Hukuki süreç süresince müvekkillerin haklarını gözetmek için hizmet veren kişilere ise İstanbul ceza avukatı denmektedir.

Ceza avukatları, yargılamalar sırasında vekil veya müdafi olarak görev almaktadırlar. Bu unvan yasal bir unvan değildir. Ceza davalarına bakan avukatlara halk nezdinde verilmiş bir isimdir. Yani ceza avukatlığı diye resmi bir avukatlık branşı bulunmamaktadır. Bu alanda danışmanlık hizmeti vermekte olan avukatlar, topluluğun en duyarlı konularının bulunmuş olduğu hukuki süreçlerde yer alır. Bireylerin özgürlüğü ve mağdur edilmesi bu kapsamdadır. Ayrıca bu davalarda mahkeme tarafınca çıkacak sonuçların fazlaca ciddi boyutları olabilir. Bu sebeple hizmet alınacak ceza avukatının hukuksal anlamda fazlaca donanımlı ve tecrübe sahibi olması önemlidir. İstanbul ceza avukatı da bu anlamda hürriyeti bağlayıcı cezalar içeren suçlar konusunda tecrübelidir.

Ceza Avukatı 

Hukuk büromuz bünyesinde, Ceza hukuku alanında üst seviye uzmanlığa haiz avukatlar bulunmaktadır. Bizi tercih etmeniz durumunda bünyemizdeki avukatlar davalarınızın hukuki süreçlerini en iyi halde yönetecek, durumun lehinize neticelenmesi adına bütün hukuksal yollara başvurmaktan çekinmeyecektir. Ayrıca bunu şeffaf, güvenilirlik ve içtenlik çerçevesinde gerçekleştiren hukuk büromuz ve ekibimizle size hizmet vermekten mutluluk duyacağız. Detaylı bilgiye ulaşmak için Otluoğlu Hukuk Bürosu yazışma araçlarını kullanabilirsiniz.

Ceza Avukatının Savunma İşlevi 

Bir bireye kabahat isnadı yapılırsa, müdafaa faaliyeti o noktada başlar. Ceza avukatı diye adlandırılan avukatların rolü ise bu kişileri yöneltilen suça karşı koruma işlemidir. Bu sayede ferdin müdafaa hakkı da güvence altına alınmış olunur. Ayrıca faaliyetlerin maddi gerçekliğinin ortaya konulmasını sağlar. Savunma yapılırken kabahat vasfı, avukatlar için fazlaca önemlidir. Suç vasfının belirlenmesine bakılarak savunmanın genel hatları ortaya çıkar. Suç vasıflarına göre avukatları aşağıda detaylandırdık.

Adam Öldürme Suçunda Ceza Avukatı 

Adam öldürme suçu savunması, suçun niteliği bakımından ağır ceza avukatları tarafınca yapılması gerekir. Öncelikle suçun basit hali mi yoksa nitelikli hali mi olduğuna karar verilir. Ardından bu doğrultuda müdafaa hazırlanır. Suçun niteliğini kanıtlayabilmek birçok vakit zordur. Ceza avukatı, niteliğin ispatına gerektiğinde katkı sağlayabilir. Otluoğlu Hukuk Bürosu olarak kasten adam öldürme davalarında tecrübe sahibi bir ekibe sahibiz. Davanın niteliğine bakılmak suretiyle büromuzda bulunan avukatlar ekip halinde emek vererek haklarınızı en iyi halde savunmaktadır.

Nitelikli Dolandırıcılık Suçunda Ceza Avukatı 

Nitelikli dolandırıcılık değişik yöntemlerle işlenebilen bir tür malvarlığı suçudur. Çoğu vakit yalnızca ceza hukuku bilgisi ehil olmaz. Ceza hukuku alanında hizmet veren avukatın fiil gerçekleşirken meydana gelen teknik detayları de araştırması elzemdir. Bu da sadece avukatın, uzman bir kişiden mütalaa almasıyla başarılır. Örnek vermek gerekirse bilişim yöntemiyle bir nitelikli dolandırıcılık gerçekleştirildiyse, delillerin net bir halde incelenebilmesi için bir bilişim uzmanının desteğine gereksinim duyulur. Yukarıda belirttiğimiz suç çeşitlerini daha çok genişletmek mümkündür. Otluoğlu Hukuk Bürosu olarak avukatlık hizmeti sağladığımız suç vasıflarından bazıları şunlardır:

Hırsızlık suçunda ceza avukatı,

Rüşvet suçunda ceza avukatı,

İhaleye fesat karıştırma suçunda ceza avukatı,

Bilişim suçlarında ceza avukatı,

Sahtecilik suçlarında ceza avukatı,

Adam yaralamada ceza avukatı.

İstanbul ceza avukatı sizi özgürlüğünüze kavuşturacak avukat olabilir, bu sebeple doğru tercihte bulunmanız diğer tüm hukuk süreçlerinden daha büyük önem taşımaktadır.

Ceza Hukuku

Otluoğlu Hukuk Bürosu ceza hukuku disiplini içerisinde gelişen süreçte müvekkillerinin hak kaybına uğramaması felsefesini benimseyerek hizmet vermektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun birey ve kamu öznelerinin korunması amacını taşıyan düzenleme ve işlemlerinin adli-idari makamlar tarafından uygulamaya geçirilmesi süreçlerine tümüyle hakimdir. Şüphe olgusu temelinde sanık yahut müşteki(mağdur) durumuna düşen kişilerin soruşturma aşamasının başlangıcından kovuşturma evresinin sonuna kadar müdafiliğini yapmakla birlikte bu suretle yargılama süreçlerinde etkin bir rol almaktadır. Diğer taraftan adli vaka, işlemler ve düzenlemeler çerçevesinde mağdur durumda olan kişilerin mağduriyetinin giderilip kamu düzeninin tesisi ve adaletin tecellisi için etkin hukuki hizmet sunulmakta, mağdur kişilerin vekilliği tüm süreçlere hakim bir vaziyette yürütülmektedir.

Oretra